8 Ekim 2024
NBA

NBA Sezonu Öncesi Genel Bakış: Doğu Konferansı

Covid-19 salgını sebebiyle 11 Mart’ta ertelenen 2019-2020 NBA sezonu lig yönetimi, takımlar ve oyuncu sendikasıyla yapılan görüşmeler sonucunda 31 Temmuz tarihinde start alacak. Alınan karar sonucunda maçlar NBA’in ana sponsoru olan Walt Disney’in sahibi olduğu Orlando’da yer alan Disney World tesislerinde yapılacak. Yeni formata iştirak edecek 22 takım doğu ve batı konferansında ilk sekize girebilmek için sezonun geri kalanında 8 maç yapacak.  31 Temmuz’da başlayacak NBA heyecanı öncesi doğu konferansı takımlarını mercek altına alalım.

Washington Wizards

Wizards, Scott Brooks yönetiminde iyi bir hücum takımı olmaktan öteye geçemedi. 64 maçlık periyotta ligin en kötü savunma yapan takımı oldular. Buna rağmen doğu konferansında sekizinci Orlando Magic’in 5,5 galibiyet uzağında yer almayı başardılar. John Wall’un uzun soluklu sakatlığında Bradley Beal takımın önderliğini üstlenirken ligin en skorer ikinci oyuncusu olmayı başardı. Koç Brooks rotasyonu oldukça geniş kullanmayı başarırken takımın en büyük zaafı çember savunması olarak dikkat çekti. Kalan sekiz maçlık periyot için John Wall’un takıma dönüp katkı vermesini beklemek saflık olur. Wizards’ın play-off iddiasını sürdürebilmesi biraz da üstündeki takımların göstereceği performansa bağlı. Covid-19 salgını öncesi bu takımın play-off oynama umudu yoktu. Ayrıca doğu sekizincisi olmanın yeniden yapılanma yoluna giren Wizards için gerçekçi bir hedef olmadığını söylemek yerinde olur.

Orlando Magic

Orlando Magic ligin hücum anlamında en sınırlı takımlarından biri. Ocak ayının başında savunmanın lideri Jonathan Isaac’i diz sakatlığına kurban verdikten sonra Nikola Vucevic Aaron Gordon ve son dönemde Markelle Fultz’un artan performansıyla takım halinde hücum performanslarını yukarı taşıdılar ve doğu konferansında sekizinci sırada yer almayı başardılar. Sezonun geride kalan bölümünde doğu konferansında ilk yedi sırada yer alan takımlara karşı oynadıkları 17 maçta sadece 5 galibiyet alabildiler. Normal sezonun kalan 8 maçlık periyodunda doğu konferansını en iyi ihtimalle yedinci sırada tamamlayabilirler. Takımın ana problemi kanat şutörleri Evan Fournier ve Terrence Ross’un topla oyun kurmadaki yetersizliği olarak ön plana çıkıyor. Bu da takımın iki oyun kurucusu Fultz ve Augustin’in üzerine ekstra yük bindiriyor. Bu arada Fultz demişken genç yeteneğin mart ayıyla birlikte üç sayılık atışlarda %40’ın üzerinde isabet yakaladığını belirtmek yerinde olur. Magic için play-off oynamak garanti görünse bile olası rakipleri Bucks ve Raptors karşısında şansları yok denecek kadar az.

Brooklyn Nets

Brooklyn Nets 2019-2020 sezonun geride kalan bölümünde sakatlıkların da etkisiyle beklentileri tam manasıyla karşılamadı. Korona virüs nedeniyle lig tatil edilmeden önce koç Kenny Atkinson görevden alındı. Yerine sezonun geri kalanı için Jacque Vaughn ile anlaşan Nets’de Kyrie Irwing omuz sakatlığı sebebiyle bu sezon sadece 20 maçta süre alabildi. Sezonu kaçıracağı daha önceden kesinleşen Kevin Durant ile birlikte Kyrie Irwing’in de Orlando’da düzenlenecek sezonun geri kalan bölümünde takımı yalnız bırakacağı kesinleşti. İki süper yıldızın eksikliğine rağmen Nets, Caris LeVert ve Spencer Dinwiddie’nin yükselen formuyla birlikte doğu konferansında yedinci sıraya tutunmuş durumda. Üstüne üstlük sezon başında alarm veren takım savunması all-star arasından itibaren ciddi anlamda toparlanmıştı. Altıncı sırada yer alan Sixers ile aralarında 6.5 galibiyet farkı var ve Nets normal sezonun kalan sekiz maçında bulunduğu sırayı korumak için çabalayacak. Nets’in Orlando’da sergileyeceği performans yeni koç Vaughn’un geleceğini belirleyecek. Play-off’ta muhtemel rakipleri Toronto Raptors karşısında bu sezon oynadıkları 4 maçta sadece 1 galibiyet alabildiler. Sezonun geride kalan bölümünde doğu konferansında play-off potasında yer alan takımlara karşı oynadıkları 20 maçta sadece 6 galibiyet elde ettiler. Mevcut kadro yapısıyla play-off atmosferinde sürpriz kovalayacaklar.

Philadelphia 76’ers

Philadelphia 76’ers sezonun geride kalan bölümünde beklentilerin çok uzağında bir performans ortaya koydu. Kendi sahalarında 29 galibiyet 2 mağlubiyetle ligin en başarılı takımı olurken deplasmanda oynadıkları 34 maçta sadece 10 kez kazanabildiler. Bu başarısızlığın ana nedeni kadrodaki kanat şutörü eksikliği olarak dikkat çekti. Sezonun son döneminde Ben Simmons’ın sakatlanmasının etkisiyle süre bulmaya başlayan Shake Milton gösterdiği çıkışla dikkat çekmeyi başardı. Orlando’da düzenlenecek normal sezon ve play-off maçlarında koç Brown’ın Milton’ı ilk beşte kullanması bekleniyor. 76’ers beğenilmeyen performansına rağmen sezon genelinde şampiyonluk adayı takımlara karşı oynadığı 15 maçta 7 galibiyet almayı başardı. Takım olarak evlerinde sergiledikleri performansı Orlando’ya taşıyabilirlerse şampiyonluk hayallerini yeniden yeşertebilirler.  Tabii Ben Simmons sakatlığının etkileri atlatıp geri dönebilirse.

Indiana Pacers

Indiana Pacers sezonun geride kalan bölümünde yıldızı Victor Oladipo’dan sadece 13 maçta yararlanabilmesine rağmen doğu konferansında 39 galibiyet 26 mağlubiyetlik derecesiyle beşinci sırada kendine yer buldu. Yaz döneminde takıma katılan TJ Warren ve Malcolm Brogdon Oladipo’nun yokluğunda Domantas Sabonis ile birlikte takımı sürükleyen isimler olmayı başardı. Indiana Pacers 2019-2020 sezonunun geride kalan 65 maçında evinde deplasman maçlarına nazaran daha iyi savunma yapan bir performans ortaya koydu. Doğu ve batı konferansında ilk yedi sırada yer alan takımlara karşı oynadıkları 29 maçta 13 galibiyet elde ettiler. Başa güreşen takımlara karşı aldıkları 13 galibiyetin 5’ini deplasmanda kazandılar. Takımın en önemli yaratıcısı Malcolm Brogdon sezon içinde oyun kurucu pozisyonunda yaptığı asistlerle takıma can verdi. Sezona oldukça formsuz giren TJ Warren ise ocak ayıyla birlikte takımın skor yükünü çeken isim oldu. Fakat Pacers her ne kadar iyi bir normal sezon takımı olsa da play-off atmosferinde özellikle hücumda sorun yaşayan bir takım. Takım olarak performanslarını yukarı taşıyıp taşıyamayacakları bahsinde Victor Oladipo’nun form durumu belirleyici olacak.

Miami Heat

Miami Heat sezona Kendrick Nunn, Duncan Robinson ve Tyler Herro gibi çaylak oyunculardan aldığı katkı sayesinde beklentilerin üzerinde bir başlangıç yaptı. Bam Adebayo gerek pas yeteneği gerekse çember savunmasında sergilediği performansla en çok gelişme kaydeden oyuncu ödülü için sivrilen isimlerden bir olmayı başardı. Takımın başarısında yaz döneminde takasla kadroya eklenen Jimmy Butler’ın ortaya koyduğu liderliği de es geçmemek gerek. Veteran forvet ortaya koyduğu mücadele azmiyle diğer oyuncuların performansını yukarı taşıdı. Heat takas dönemi sona ermeden kadroya Jae Crowder ve Andre Iguodala gibi oyunun her iki yönünü de oynayabilen kanat şutörleri ekleyerek bilhassa savunmasını güçlendirdi. Sezonun geride kalan bölümünde elde ettikleri başarıda evlerinde sergiledikleri oyun oldukça etkiliydi. Kendi sahalarında oynadıkları 32 maçta sadece 5 mağlubiyet alırken deplasmanda ise 33 maçta 14 kez galip gelebildiler. Sezonun geri kalan periyodunda ev sahibi avantajından faydalanamayacak olmalarının takımın performansını olumsuz etkilemesi beklenebilir. Yine de koç Eric Spoelstra’nın elinde bulunan Crowder, Iguodala ve Butler gibi oyunun her iki yönünü oynayabilen kanat oyuncularıyla birçok elit takımı zorlamasını bekleyebiliriz.

Boston Celtics

Boston Celtics yaz döneminde Kyrie Irwing ve Al Harford gibi yıldızlarını kaybettikten sonra 2019-2020 sezonu için doğal favorilerden biri olarak görülmüyordu. Irwing’in yerine kadroya eklenen Kemba Walker her ne kadar all-star apoleti taşısa da henüz play-off atmosferinde kazanmayı bilen bir oyuncu değil. Öte yandan geçtiğimiz sezon beklenen patlamayı yapamayan kanat oyuncuları Jayson Tatum be Jaylen Brown 2019-2020 sezonunun geride kalan bölümünde beklentileri karşıladı. Özellikle Tatum ocak ayıyla birlikte formunun zirvesine çıkarak takımın liderliğini ele aldı. Fakat Celtics çember savunmasında Al Harford’un eksikliğini özellikle play-off atmosferinde arayacaktır. Sezonun geride kalan bölümünde evlerinde ve deplasmanda aynı özgüvenli basketbolu oynamayı başardılar. Celtics’in play-off atmosferinde başarılı olabilmesi için Kemba Walker’ın sergileyeceği performans oldukça önemli olacak.

Toronto Raptors

Sezon başında birçok otorite için Kawhi Leonard’ın takımdan ayrılmasından sonra Raptors’ın doğu konferansında ikinci sırada olacağını öngörmek oldukça cesur bir tahmin olurdu. Fakat Toronto temsilcisi Nick Nurse yönetiminde en önemli silahını kaybetse de doğuda Celtics’in 3.5 galibiyet önünde ikinci sırada kendine yer buldu. Kawhi Leonard gibi oyunun her iki yönünü de kusursuz oynayan bir silahı kaybetmelerine rağmen sezonun geride kalan 64 maçında geçtiğimiz yıla göre daha iyi bir savunma performansı ortaya koydular. Yayın gerisinden rakipleri en düşük yüzdeyle savunmayı başaran Toronto Raptors savunma verimliliğinde lig ikincisi olmayı başardı. Fakat ligin şampiyonluk için yarışan Lakers, Clippers, Bucks, Celtics, Rockets ve Sixers gibi güçlü takımları karşısında oynadıkları 12 maçta sadece dört galibiyet alabildiler. İşler bilhassa hücumda sıkıştığında sorun çözücü oyuncu bulmakta zorlanıyorlar ve play-off atmosferinde Leonard’ı çok arayacaklardır.   

Milwaukee Bucks

Milwaukee Bucks Covid-19 salgını öncesi her şey yolunda gidiyordu. Mike Budenholdzer rotasyonu mümkün olduğu kadar geniş kullanıp yıldız Giannis Antetokounmpo’yu idareli kullanarak takımı play-off atmosferine hazırlıyordu. Ligin en tempolu basketbolunu oynayan Bucks aynı zamanda en iyi savunma takımı olurken hücum verimliliğindeyse lig altıncısıydı. Salgın sebebiyle lige ara verilmeden önce play-off’un garantilemesinin getirdiği rehavetin etkisiyle son üç maçlarını kaybetmişlerdi. Sezon genelinde şampiyonluk yarışındaki rakiplerine karşı oynadıkları 10 maçta Lakers, Philadelphia 76’ers ve Boston Celtics’e kaybederken 7 galibiyet almayı başardılar. Onları tatmin edecek yegâne başarı şampiyonluk olacaktır. Fakat geçtiğimiz sezon konferans finallerinde Raptors’a üst üste dört maç kaybederek seriyi kaybettikleri unutulmamalı. Takım kadrosunda sadece Kyle Korver ve George Hill NBA finallerindeki atmosferi yaşamış isimler olarak öne çıkıyor. Lige verilen aranın ardından Antetokounmpo ve arkadaşlarının şampiyonluk yolunda işleri hiç de kolay olmayacak.