Houston Rockets ile çaylak sezonunda başarılı bir grafik sergileyen milli oyuncu Alperen Şengün, takımının medya günü etkinliğinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Ligde ikinci sezonunu geçirmeye hazırlanan 19 yaşındaki Alperen Şengün, takım olarak bu sezon gelişmek istediklerini vurguladı.
“Genç ve enerjik bir takımız, kadroda birçok yeni isim var. Yeni sezonda çok fazla şey öğreneceğiz, bunu biliyoruz. Belki bu sezon veya gelecek sezon değil ama bir gün bu ligin en iyi takımı olacağız. Buna inanıyorum ve muhtemelen takım arkadaşlarım da bana katılacaktır. Fakat ilk olarak öğrenmemiz gereken çok şey var çünkü NBA’de çok fazla iyi oyuncu var.”
“Yaz Ligi harikaydı ve her zaman öğretici oluyor. Çaylaklar adına öğrenilmesi gereken çok şey var, geçen sezon ben de aynı süreçten geçtim. Kolejden geldikleri için bunun kolej basketboluna benzer olduğunu düşünebilirler. Ben de geçen sezon Avrupa basketbolundan geldim ve bunun kolay olacağını düşünüyordum ama öyle değil. NBA çok zor, fikstür çok sıkışık, oyuncular çok iyi. Fakat birlikte çok çalışıyoruz, sürekli konuşuyoruz. Sezon içerisinde neler olacağını göreceğiz.”
Yaz döneminde Christian Wood’un takasla takımdan ayrılmasının ardından bu sezon ilk beşe yerleşmesi beklenen milli uzun, takımdaki yeni rolü ve kadroya katılan yeni isimler hakkında şöyle konuştu:
“Bu Sezon İlk Beş Başlayacağım”
“Bu sezon muhtemelen ilk beş başlayacağım. Geçen sezon kötü geçmedi, NBA basketbolunu tanıdım ve gördüm. Bu sezon da bunu sürdürüp takımıma yardımcı olacağım. Yine kendi oyunumu sergileyeceğim ve sert oynayacağım. Bu sezon daha iyi işler yapmam gerektiğini biliyorum.”
“Jabari Smith çok güçlü bir oyuncu ve şutuyla alan açabiliyor. Bu benim için güzel bir durum çünkü ben içeriden oynuyorum ve topu aldığımda kimin boşta olup olmadığını görüyorum. Hangi oyuncunun en iyi pozisyonda olduğunu bulmaya çalışıyorum. Jabari’yle birlikte oynayıp birbirimizin basketbolundan bir şeyler öğreniyoruz. Bence bu sezon iyi bir ikili olacağız.”
Yaz döneminde A Milli Takım ile EuroBasket ve FIBA Dünya Kupası Elemelerinde mücadele eden Alperen Şengün, bu deneyimin kendisi için oldukça öğretici olduğunu dile getirdi.
“Jokic benim İdolüm”
“Avrupa basketbolunu tanıyorum, daha önce orada oynadım ancak bu yaz bizim için çok daha zorluydu. Bazı problemler yaşadık. Sert bir basketbol oynanıyor ve kural farklılıkları var. EuroBasket’te birçok NBA uzunu vardı ve onlara karşı oynayıp çok şey öğrendim. Nikola Jokic’e karşı oynamak iyi bir deneyimdi. Milli maçta kendi evimizdeydik ve farklı bir atmosfer vardı. Her zaman söylediğim gibi, ona karşı oynamayı seviyorum. Jokic benim idolüm. Onu sürekli izliyorum.”
Çaylak sezonunda NBA’e geldiğinde çok zorlandığını vurgulayan Alperen, kazandığı deneyim sayesinde bu yıl daha iyi performans vereceğine inanıyor.
“Geçen sezon antrenman kampına ilk geldiğimde yabancı gibi hissediyordum. İngilizce bilmiyordum, Avrupa’dan geliyordum ve çok konuşmuyordum. Şu an ise İngilizcem daha iyi ve NBA basketbolunu tanıdım. Geçen yıl buradaki basketbolu bilmediğini söylüyordum ama şu an NBA’de neler yapabileceğimin ve görevimin farkındayım. Çaylak yılım ve şimdiki halim arasında fark var. Özellikle İngilizce benim için büyük fark yarattı.”
“Geçtiğimiz Sezona Göre Daha Güçlüyüm”
“Geçen yıl antrenman kampından önce çok daha inceydim. Bu yaz sıkı çalıştım ve şu an kendimi daha güçlü hissediyorum. Bu sezon EuroBasket’te oynadığım için mutluyum. Birçok iyi oyuncuyla karşılıklı oynadım, milli takımla 1,5 ay boyunca sıkı antrenmanlar yaptım. EuroBasket’ten sonra arayı boş geçirmedim ve direkt buraya geldim. Bu yaz iyi bir deneyim kazandım ve tekrar NBA basketbolu oynamak için hazırım.”
Yaz döneminde İngilizcesini geliştiren milli uzun, basın toplantısında verdiği demeçte tercümana ihtiyaç duymaması hakkındaysa şöyle konuştu.
“Geçen yıl medya gününe bir tercümanla gelmiştim. Sonrasında onunla İngilizcem üzerine çalıştım. 2-3 ay boyunca ders aldım. Fakat sonrasında yoğun olduğum için devamlılık sağlayamadım. Houston’da arkadaşlar buldum ve bunun İngilizceme epey faydası oldu. Ders alarak İngilizcemi geliştirebileceğimi düşünmüyordum, daha çok pratik yapmam gerekiyordu. Çekingen birisi değilim, sürekli konuşurum. Bazen hatalar yapıyorum ama pek umursamıyorum. Amerika’daki insanlar bu konuda çok rahat.”
Eurohoops
