Turkish Airlines Euroleague 2. hafta mücadelesinde temsilcimiz Fenerbahçe Beko konuk olduğu Valencia karşısında son topa kadar oyunun içinde kalsa da 77-74’lük skorla kaybetmekten kurtulamadı. Son saniyede Wilbekin’in orta sahadan gönderdiği atış az kalsın basket oluyordu.
Bu sonuçla Valencia yoluna ikide iki ile devam ederken, Fenerbahçe Beko ise ilk yenilgisini almış oldu.
MAÇIN TÜM İSTATİSTİKLERİ İÇİN TIKLAYINIZ.
Yarasalar’da Brandon Davies 18 sayı, 3 ribaund, 3 asist ile yıldızlaşırken, Chris Jones 11 sayı, 3 ribaund, 7 asist ve Damien Inglis 10 sayı, 5 ribaund ile galibiyeti getiren diğer isimlerdi.
Sarı lacivertlilerde ise Tyler Dorsey 17 sayı, 2 ribaund, 2 asist ile öne çıkarken, Scottie Wilbekin 14 sayı, 2 ribaund, 2 asist, Nigel Hayes-Davis 11 sayı, 6 ribaund, 2 asist ve yam madar 10 sayı, 3 asist, 3 top çalma ile direnen diğer isimlerdi.
EDİTÖR YORUMU:
Temsilcimiz ilk maçta olduğu gibi Dorsey’nin skorer oyunuyla başladı. Ancak çeyreğin ikinci kısmında bulduğumuz boş atışları kaçırmaya başladık ve savunma ribaundlarını net olarak sahamıza hızlı gelen Valencia, savunmamız yerleşmeden üst üste sayılar bularak tam 11-0’lık can yakıcı bir seri yakaladı ve farkı da çift hanelere çıkardı. Hücumda ritmimizi tamamen kaybettiğimiz bölümde 6 dakika boyunca skor üretemedik ve ilk çeyrek ev sahibinin 22-9 üstünlüğü ile geçildi. İkinci çeyreğin başında iki takım da tempoyu forse edip karşılıklı olarak kolay sayılar buldu. Hücumda yine sorun yaşadığımız bu bölümde savunmada vidaları sıkmayı başardık ve maçın kopmasına engel olduk. Sertaç’ın kenardan gelerek çemberi iyi savunması ve Madar’ın yüksek enerjisi artı baskısı ile çaldığı toplar Dorsey tarafından skora dönüşünce farkı 6 sayıya kadar indirdik, kötü oynadığımız bir devrede soyunma odasına 39-33 geride gittik.
İlk yarıda sorun yaşadığımız yay gerisinden bu kez üst üste isabetlerle başladık ikinci yarıya. Sertaç ve Dorsey’den gelen üçlük isabetleri artı Madar’ın yine çaldığı top sayesinde 12-6’lık bir seri yakalayarak maça da 45-45 ile ortak olmayı bildik. Koç Mumbru’nun molasının ardından kendisine gelen Yarasalar, 9-0’lık seri ile karşı bir hamle yaptı. Çeyreğin sn kısmında ise Wilbekin ile Hayes’den gelen üçlükler imdadımıza yetişti, final çeyreğine 58-53 geride girdik. Son çeyreğin ilk kısmında Fenerbahçe takibini sürdürürken, ikinci kısmın başında Wilbekin’den gelen kritik üçlükle farkı 3 sayıya kadar düşürdük. Farklı isimlerden üçlük isabetleri bulmayan başlayan temsilcimiz bitime 2 dakika kala takip mesafesini 1 sayıya kadar düşürmüştü! Ancak hücum hakkı bizdeyken 24 saniyede topu çembere gönderemedik ve önemli avantajı yitirdik… Ardından Jones’un birebir sonrası çembere gitmesine engel olamadık ve bitime 18 saniye kala Valencia farkı 3 sayıya çıkardı. Wilbekin 12 saniye kala cevap vererek tekrar 1 sayıya düşürdü farkı. Valencia topu oyuna sokarken kenar çizgisine basarak topu savunmaya çalışan Dorsey teknik faulle cezalandırıldı ve ikini teknik faulden diskalifiye oldu. Çizgiye giden Jones da hata yapmadı. Topu kenardan oyuna sokamayan Valencia’nın hatasını Wilbekin potaya giderek cezalandırdı ve çizgiye gidip maçı berabere getirme şansını yakaladı. Fakat ikide bir attı… Ribaundu alan Ojeleye’ye faul yaptı ve çizgide hata yapmayınca fark tekrar 3 sayı oldu. Molası kalmayan temsilcimiz 4 saniye kala topu kendi potasının altından oyuna soktu ve Wilbekin’in orta sahadan göndediği atış düzgün ve dengeli gitse de isabet çıkmadı, Valencia 77-74’lük skorla kazanan taraf oldu.
Öncelikle Valencia’yı tebrik etmek lazım. Geçen sezonki kırılgan yapılarının aksine bu sezon çok daha dirençli, çok daha tehlikeli bir takım olmuşlar ve evlerinde Monaco üzeri Fenerbahçe galibiyeti ile yani ikide iki ile başlamaları da müthiş bir özgüven getirdi onlara sezonun geri kalanı için. Play-in yarışının güçlü adaylarından biri olduklarını gösterdiler. Temsilcimizin ise ilk maçta aldığı galibiyetin yanıltıcı olduğunu, o maçtan çok ders çıkarılması gerektiğini belirtmiştim ama maalesef koç Itoudis ve öğrencileri bu dersleri alamamışlar… Öncelikle bu maçta neden Motley’nin sadece 6 dakika oynadığını anlamak gerekli (eğer bizim bilmediğimiz bir sakatlığı yoksa)! Davies’in bu kadar etkili olabilmesinin nedeni Papagiannis ve Sertaç’ın ona mobilite ve atletizm konusunda cevap verememesiydi. Pota altında bu kadar fazla opsiyonu olan bir takım neden yay gerisinden tam 37 top kullanır ve sadece yüzde 30 ile oynanan bir günde oyuncular neden atmaya ısrar ederler, kısalar neden daha çok potaya gitmezler! Adam değişmesi savunması dışında koç Itoudis’in cebinde başka herhangi bir savunma sistemi yok mu? Valencia gibi hücum ribaundlarında bu kadar dominant bir takıma karşı uzunları sürekli tepe ikili oyunlarında çemberden uzaklaştırırsanız, hanelerine 14 tane hücum ribaundu yazdırmalarını izlersiniz… Özellikle hem koç Itoudis formsuz hem de Pierre, Hayes, Motley gibi geçen sezon takımın iskeletini oluşturan isimler sezona iyi başlayamadılar. Sarı lacivertlilerin bu dönemi özellikle iç sahada kayıpsız atlatması kritik olacak!
