Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi ekiplerinden Karşıyaka, finansal problemleri kısmen çözerek transfer yasağını kaldırdı ve ilk yabancı transferini yaptı.
Bildiğiniz gibi İzmir ekibi finansal problemler nedeniyle tüm yabancılarını kaybetmişlerdi. İlk yabancı transferlerini tanıdık bir isim Roberto Gallinat ile yaptılar. Amerikalı guard 2021-22 sezonunda ülkemizde Yalovaspor forması giymiş, bu sezona ise İsrail ekibi Maccabi Ramat Gan’da başlamıştı.
1.93 metre boyunda olan 1996 doğumlu tecrübeli guard, bu sezon İsrail Ligi’nde 11 maçta ortalama 26.3 dakika süre alırken 14.1 sayı, yüzde 37.9 üçlük, 2.8 ribaund, 1.5 asist ve BCL’de ise 9 maçta ortalama 22.3 dakika sahada kalırken 9.7 sayı, yüzde 18.6 üçlük, 2.4 ribaund, 1.3 asist ile katkı verebilmişti.
Kariyer yolculuğu:
- 2019–2020 Horsens
- 2020–2021 Eurobasket Roma
- 2021–2022 Yalovaspor
- 2022–2023 SLUC Nancy
- 2023 Karditsa
- 2023 Jiangxi Ganchi
- 2023–2024 Aris Thessaloniki
- 2024–2025 Maccabi Ramat Gan
OYUNCU ANALİZİ:
Roberto Gallinat, son dönemde dikkat çeken skorerlerden biri. Kolej kariyerini Pacific Üniversitesi’nde geçiren Gallinat, profesyonel seviyede Avrupa’da kendine yer bulmayı başardı. Özellikle hücumdaki yetenekleriyle tanınan Amerikalı guard, hem bire bir oyunlarda hem de dış şut performansıyla dikkat çekiyor. Ancak oyununda geliştirmesi gereken bazı yönler de bulunuyor.
Gallinat’ın en büyük artılarından biri, şut becerisi ve skorer kimliği. Özellikle üç sayı çizgisinin gerisinden istikrarlı bir tehdit oluşturabiliyor. Şut mekaniği oldukça temiz ve ritmini bulduğunda üst üste isabet sağlayabilen bir oyuncu. Ayrıca orta mesafede de etkili olabiliyor. Top hakimiyeti yüksek olduğu için kendi şutunu yaratabilmesi, Gallinat’ı daha değerli bir hücum silahı haline getiriyor. Bu sayede savunmacısını bire birde geçip dribbling üstü şutlarla veya potaya giderek skor üretebiliyor. Serbest atış çizgisinden de güvenilir bir isim olması, Gallinat’ın en önemli hücum silahlarından biri. Kariyeri boyunca serbest atış yüzdesi genellikle yüksek seviyelerde oldu ve bu da onun skorer kimliğini destekleyen unsurlardan biri. Faul almayı bilen bir oyuncu olduğu için çizgiye sık sık geliyor ve buradan yüksek verimle sayı üretiyor. Bir diğer önemli artısı ise atletizmi ve patlayıcılığı. Hızlı bir ilk adımı olduğu için savunmacısını kolayca ekarte edebiliyor. Geçiş hücumlarında da etkili olabilmesi, tempolu oyun oynayan takımlar için önemli bir avantaj sağlıyor. Özellikle açık sahada topu yönlendirebilmesi ve hızlı hücumları iyi değerlendirmesi, hücum verimliliğini artırıyor.
Ancak Gallinat’ın eksik yönleri de yok değil. En büyük sorunlarından biri savunmadaki istikrarsız performansı. Bire bir savunmada zaman zaman zayıf kalabiliyor ve pozisyonunu kaybedebiliyor. Savunmada yeterince fiziksel oynamadığı için temaslı oyunlarda zorlanabiliyor. Ayrıca perdeleme savunmasında da bazen geç reaksiyon vererek rakiplerine açık atış şansı tanıyabiliyor. Diğer bir eksisi ise oyun kuruculuk yeteneklerinin sınırlı olması. Gallinat, daha çok skorer guard olarak oynadığı için pas yönüyle ön plana çıkmıyor. Takım arkadaşlarını oynatma konusunda eksikleri bulunuyor ve bazen topa fazla bağımlı oynayabiliyor. Bu da hücum akışkanlığını bozabiliyor ve takımın set temposunu düşürebiliyor. Fiziksel anlamda da bazı dezavantajları bulunuyor. Boyu 1.91 metre olmasına rağmen savunmada zaman zaman fizikli oyuncular karşısında zorlanabiliyor. Ayrıca ribaund katkısı da sınırlı olduğu için bu konuda takımına ekstra bir avantaj sağlamıyor.
Sonuç olarak Roberto Gallinat, hücum yönü kuvvetli ve skor üretme yeteneği yüksek bir oyuncu. Ancak savunma disiplini ve oyun kurucu özellikleri üzerinde çalışması gerekiyor. Eğer savunma konusundaki eksiklerini giderebilir ve pas dağıtımında daha iyi hale gelirse, daha üst seviyelerde de kendine yer bulabilecek bir oyuncu potansiyeline sahip.
