NBA Doğu Konferansı mücadelesinde Cleveland Cavaliers, Rocket Mortgage FieldHouse’da Milwaukee Bucks ile karşılaşacak.
5 Kasım Salı günü saat 03:00’da başlayacak karşılaşma öncesi gelin takımların son durumlarını birlikte mercek altına alalım, keyifli okumalar.
Cavs’da son durum:
Sezonun ilk yedi maçını kazanarak 7-0’lık derecesiyle Doğu Konferansı’nın zirvesinde yer alan Cleveland Cavaliers, güçlü bir başlangıç yaparak dikkatleri üzerine çekti. Sezonun başlarında nispeten kolay bir fikstürle yola çıkan takım, son dört maçta daha dişli rakiplerle karşılaştı ve hepsini mağlup etti. New York Knicks’i 110-104, Los Angeles Lakers’ı 134-110, Orlando Magic’i 120-109 ve Milwaukee Bucks’ı 114-113 yenerek kendilerine güven getiren bir seri yakaladılar. Son Milwaukee maçında Donovan Mitchell, son saniyede attığı basketle Cavaliers’a galibiyeti getirdi ve bu performans, takımın 1976/77 sezonundan beri en iyi başlangıcını yapmasını sağladı.
NBA’de hâlen yenilgisiz kalan iki takımdan biri olan Cavaliers, bu başarılarıyla Doğu Konferansı’nın favorilerinden biri olarak öne çıkıyor. Maçlarını kontrol etme konusundaki disiplinleri ve stresli anlarda soğukkanlılıklarını koruyabilmeleri, onları diğer takımlardan ayırıyor. Takım istatistikleri de bu başarının tesadüf olmadığını gösteriyor. Cavaliers, hücum reytinginde ligin en iyi ikinci takımı ve savunma sıralamasında dördüncü sırada yer alıyor. Ayrıca maç başına 123.1 sayı atarak ve üç sayı isabet oranında %40.6 ile oynayarak ligde ikinci sırada bulunuyor. Saha içi isabet yüzdesinde %52.6 ile lider olan Cavaliers, gelişmiş şut verimliliği ölçümlerinde de zirvede. Takımın performansı, istatistiksel olarak neredeyse hiçbir alanda ortalamanın altına düşmemiş durumda.
Bu sezon koç Kenny Atkinson, geniş rotasyon kullanarak her oyuncunun katkı sağlamasını hedefliyor ve bu strateji şu ana kadar başarılı olmuş gibi görünüyor. Takımın en önemli oyuncusu Donovan Mitchell, maç başına 23.5 sayı ortalamasıyla yıldızlaşırken, Darius Garland 19 sayı, Evan Mobley ise 18.3 sayı ve 9 ribaunt ortalamasıyla takımı destekliyor. Jarrett Allen, Caris LeVert ve Ty Jerome da çift haneli sayı ortalamalarıyla katkı veriyor. Takımın derinliği, hiçbir oyuncunun 29 dakikadan fazla sahada kalmamasıyla kendini gösteriyor ve bu da Cavaliers’ın normal sezon boyunca sürdürülebilir bir performans göstermesi için önemli bir avantaj sağlıyor.
Cavaliers’ın bu başarılı seriyi sürdürebilmesi için odaklanmış bir şekilde oynaması şart. Rakiplerinin onları yenmek için oldukça motive olacağı bu dönemde Cleveland, özellikle savunmada disiplinini korumalı. Bucks maçında Giannis Antetokounmpo’nun benchte olduğu dakikalarda bu fırsatı iyi değerlendiren Cavaliers, rakibinin pota altı etkinliğini sınırlamayı başardı. Şut yüzdelerini korumaları ve kritik anlarda hata yapmamaları halinde Cavaliers’ın yenilmezlik serisi devam edebilir.
Bucks’da son durum:
Milwaukee Bucks, sezonun ilk döneminde büyük bir hayal kırıklığı yarattı. Altı maç sonunda yalnızca bir galibiyet ve beş mağlubiyet alarak beklenenden çok uzak bir başlangıç yaptılar. Tek galibiyetlerini sezonun açılış maçında alıp sonrasında beş maçlık mağlubiyet serisi yaşadılar. Giannis Antetokounmpo ve Damian Lillard gibi yıldız oyunculara sahip bir takım için beklenti şampiyonluk mücadelesiyken, bu derece oldukça zayıf kaldı. Koç Doc Rivers’ın takımı hücumda lig sıralamasında 21., savunmada ise 24. sırada yer alıyor, bu nedenle aldıkları sonuçlar sürpriz olmaktan çıkıyor.
Bucks’ın karşılaştığı bir diğer önemli sorun ise Giannis Antetokounmpo ve Damian Lillard arasındaki uyumsuzluk söylentileri. Hem saha içinde hem saha dışında ikili arasında yaşanan gerginlikler olduğu iddia ediliyor. Geçtiğimiz sezonun kötü bitişi ve yeni sezona kötü bir başlangıç yapmaları göz önünde bulundurulunca, bu söylentilerin doğru olma ihtimali daha da güçleniyor. Bucks kadrosunda Khris Middleton’ın eksikliği hissedilirken, diğer oyuncuların da form düşüklüğü endişe yaratıyor. Giannis ve Lillard istatistiksel olarak sayı üretiyor, ancak bu performanslarını destekleyen takım arkadaşlarının eksikliği nedeniyle zorlanıyorlar. Bobby Portis ve Brook Lopez sadece 10 sayı ortalamasıyla oynuyor ve Bucks’ın çift haneli skorer listesi burada sona eriyor.
Son olarak, Cleveland Cavaliers’a karşı oynanan ve kaybedilen maç, takımın durumunu açıkça ortaya koydu. Giannis ve Lillard, Bucks’ın attığı toplam 113 sayının 74’ünü kaydederek takım arkadaşlarından yeterli desteği alamadıklarını gösterdi. Damian Lillard’ın 41 sayı attığı Memphis Grizzlies maçında ise sahada olduğu süre boyunca Bucks’ın -35’lik bir performans sergilemesi, takımın üzerindeki baskıyı arttırdı. Bu sonuçla birlikte, Giannis’in olağanüstü performansı bile takımın galibiyet için yeterli olmasını sağlayamadı.
Bucks’ın bu kötü başlangıcı, gelecekleri hakkında birçok soruyu da beraberinde getiriyor. En iyi oyuncularının ve taraftarların, franchise liderliğinin aldığı hatalı kararlara daha ne kadar sabır göstereceği merak konusu. Playoff’lara kalıp kalamayacakları belirsizliğini korurken, tüm gözler Giannis ve Lillard arasındaki ilişkinin dinamiğinde olacak. Koç Doc Rivers’ın yedek kulübesinden üretken oyuncular bulması gerekiyor çünkü büyük hedefleri olan bir takımın ana oyunculara bu kadar bağımlı kalması kabul edilemez. Giannis gibi bir yıldız bile olsa, Milwaukee Bucks’ın başarıya ulaşması için yalnızca ona ve Damian Lillard’a güvenemezler.
Bucks’ın bir sonraki hedefi ise Cleveland Cavaliers’a karşı kaybettikleri maçın rövanşını almak ve rakiplerinin yenilmezlik serisine son vermek olacak. Bu, hem takımı motive eden bir fırsat hem de sezonu toparlama adına önemli bir sınav.