26 Nisan 2024

MAÇ ANALİZİ: Fenerbahçe, Üçlük Rekoru Eşliğinde Bologna’yı Ezdi Geçti

Turkish Airlines Euroleague 26. hafta mücadelesinde temsilcimiz Fenerbahçe Beko konuk ettiği Virtus Bologna‘yı kulüp üçlük rekoru eşliğinde 104-72’lik skorla ezdi geçti.

Bu sonuçla Fenerbahçe Beko derecesini 16-9 yaptı ve 4. sırada yer aldı. Bologna ise 12-14 ile 12. sırada yer aldı.

MAÇIN TÜM İSTATİSTİKLERİ İÇİN TIKLAYINIZ.

20 üçlük isabeti ile Euroleague’deki kulüp rekorunu kıran sarı lacivertlilerde Dyshawn Pierre 20 sayı (5-7 3sayı), 3 ribaund, 2 asist ile en skorer isim olurken, Johnathan Motley 16 sayı, 7 ribaund, 2 asist, Marko Guduric 16 sayı (4-4 3sayı), 2 ribaund, 3 asist, 2 top çalma ve Scottie Wilbekin 15 sayı (5-7 3sayı) ile galibiyeti getiren diğer isimlerdi.

Bologna cephesinde ise Marko Belinelli 18 sayı (6-9 3sayı), 2 ribaund, 3 asist ile öne çıkarken, Tornike Shengelia 10 sayı, 5 ribaund, 5 asist ve Jordan Mickey 10 sayı, 4 ribaund ile direnen diğer isimlerdi.

EDİTÖR YORUMU:

İtalyan ekibi deplasmanda olmasına rağmen maça iyi başladı. Temsilcimiz ise soğukkanlılığını korudu ve koç Itoudis takımına güvenerek çözümü sahada bulmalarını istedi. Calathes’in organizasyonları ile boş üçlüklerde yüzdesini arttıran sarı lacivertliler tam 7 üçlük isabetiyle Bologna’yı sürklase ederek ilk 10 dakikayı tam 17 sayı farkla, 31-14 önde tamamladılar. İkinci çeyrekte de temsilcimizin üçlük yağmuru devam etti. Guduric, Wilbekin ve hatta Calathes’in de Pierre’e eşlik etmeleriyle beraber fark artmaya başladı. Bologna üretimde de sorun yaşadı, sert savunmamız karşısında basit top kayıpları yaparak hiç organize olamadılar ve 36 sayıyı üçlüklerden bulduğumuz ilk yarıyı 58-29 ile Bologna’yı ikiye katlayarak tamamladık!

İkinci yarıda da değişen bir şey olmadı. Üst üste gelen üçlüklere karşı savunmada direncini ve konsantrasyonunu tamamen kaybeden İtalyan ekibi bitse de gitsek moduna erkenden girdi. Koç Scariolo’nun alan savunması ve tam sahada baskı gibi farklı girişimlerine de cezayı kesen temsilcimiz, pota altında da Motley’i de verimli kullanarak farkı geri dönülmez noktalara taşıdı. Kenardan gelen Belinelli kendi başına birebirlerle ya da perdeden çıkarak bulduğu zor pozsiyonlardan çıkardığı üçlüklerle takımına çok az da olsa nefes aldırdı. Son çeyreğe 85-52 ile önde girdik. Final çeyreği de uzun bir sakatlıktan dönerek ilk maçına çıkan Bjelica’nın ısınması için bir fırsat oldu adeta. Ataşehir’deki taraftarlar Sırp yıldız ilk basketini bulduğunda futbol takımı derbide gol atmış kadar sevindiler. Mannion’un ekstra bulduğu 2 üçlük-basketfaul dışında direnç ışığı gösteremeyen Bologna karşısındaki dominant oyunumuzu sürdürdük ve 104-72 ile çok net bir galibiyete imza attık.

Sezonun bu kısmında sakatların dönerek ritmlerini bulmaları, sezon başındaki müthiş sekansı sağlayan Calathes-Wilbekin-Pierre-Hayes-Motley beşinin o ritme ve verimliliğe kavuşması çok önemliydi. Tabi Guduric’in yükselen performansına da şapka çıkarmak lazım. Sırp yıldız kuşkusuz kariyerinin en iyi dönemini geçiriyor. Hem çok olgun hem de çok verimli bir basketbol ortaya koyuyor. Özellikle Calathes kenardayken organizasyona yaptığı katkı çok değerliydi bu maçta da. Tüm bunların yanına Motley’nin enerjisini ve boyalı alan etkinliğini, sakatlık sonrası ritmini bulunca Jekiri’nin çember koruyuculuğunu, maç eksiği tamamlanınca Bjelica’nın çok yönlü oyununu ve takıma adapte olunca yeni transfer Dorsey’nin skor gücünü ekleyince sarı lacivertliler şuan için Euroleague’deki takımların karşılaşmak istemeyeceği ekiplerin başında geliyor!