Turkish Airlines Euroleague 22. hafta mücadelesinde temsilcimiz Anadolu Efes konuk ettiği Zalgiris Kaunas‘ı 80-70’lik skorla geçerek play-off yolunda önemli bir adım attı.
Bu sonuçla Anadolu Efes derecesini 11-11 yaptı ve 9. sıraya yükseldi. Zalgiris ise 12-10 ile 7. sırada yer aldı.
MAÇIN TÜM İSTATİSTİKLERİ İÇİN TIKLAYINIZ.
Temsilcimizde Will Clyburn 19 sayı, 7 ribaund, 3 asist ile yıldızlaşırken, Bryant Dunston 12 sayı, 5 ribaund, Vasilije Micic 11 sayı, 5 asist ve Shane Larkin 10 sayı, 3 ribaund, 4 asist ile galibiyeti getiren diğer isimler oldular.
Zalgiris cephesinde ise Ignas Brazdeikis 25 sayı, 3 ribaund, 3 asist ile yıldızlaşırken, Edgaras Ulanovas 15 sayı, 3 ribaund, 2 asist ve Lukas Lekavicius 8 sayı, 2 ribaund ile direnen diğer isimlerdi.
EDİTÖR YORUMU:
Temsilcimiz maça istediği gibi başlayamadı, düşük tempoda başladık ve hücumda kısır kaldık. Dunston dışında farklı isimlerden skor katkısı alamadık. Ama işin savunma tarafında disiplini ve sertliği elden bırakmadığımız için maçın dengede gitmesini sağladık. İlk çeyreği 16-16 beraberlikle tamamladık. İkinci çeyrekte savunma sertliğini bir doz daha arttırdık ama yine hücum ribaundları canımızı yaktı ve rakibin maça tutunmasını sağladı. Hücumda nihayet kendimize geldik ve üst üste 3 tane üçlük bularak farkı açtık. Bu sayede de ilk yarıyı 10 sayı farkla, 38-28 önde kapattık.
Üçüncü çeyrekle beraber Zalgiris kendisine geldi ve yakaladıkları seriyle maça ortak oldular ama koç Ataman’ın molası ile beraber bu seriyi durduruk. Sonrasında Micic ile Larkin’in sazı ellerine almalarıyla beraber tekrar farkı açmaya başladık. Zalgiris’in kısa savunmasındaki zaaflarını iki yıldızımızın artı Clyburn’ün geçiş hücumlarındaki erken birebirleriyle iyi işledik ve 3. çeyreği 55-49 önde tamamladık. Son çeyrekte zaman zaman düşüşler yaşayıp kontrolü Zalgiris’e verdik, özellikle beklenmedik baskıları ile bizi çok zorladılar ve dış atışlarla da farkı azalttılar. Hatta son bölümde bu sezon bir Efes klasiği haline gelen krize soktular bizi yine! Bu krizden ise mahşerin üç atılısının bireysel performansları sayesinde çıktık. Micic’in üçlüğü, Larkin’in penetresi ve Clyburn’ün çaldığı top sonrası yaptığı nefis smaçla farkı tekrar güvenli bölgeye taşıdık. Onlara Beaubois’nın 4 sayıyla katkı vermesi farkı son bölümde çift hanelere çıkarmamızı sağladı.
Bu tam anlamıyla “kötü oynasak da kazanalım” diyebileceğimiz maçlardan biriydi. Bizden üst sırada yer alan ve play-off yarışındaki direkt rakiplerimizden birisini yenmek, bu sayede de ikili averajı elimize geçirmek son yılların en zorlu, en çekişmeli sezonunda önemliydi. Ama tabi bu maçta çıkaracağımız bir çok ders olmadığı anlamına gelmiyor bu… Öncelikle 4 ve 5 numaralardan bir türlü istediğimiz verimi alamadık. Evet elimizde ligin en iyi, en yetenekli kısa rotasyonu var ama halen birlikte oynama, pas trafiğini kurup asistler üzerinden üretim konusunda sorunlar var. Dolayısıyla maç içerisinde dönem dönem onların bireysel performanslarındaki düşüşler hücum verimliliğimizi de negatif etkiliyor. Son 2 sezon Euroleague şampiyonluğu elde etmiş takımın aksine hücumda daha fazla birebirlere dayalı, iç-dış dengesini sağlayamamış bir takım var. Artı hanemize yazacağımız en önemli konu ise savunmadaki sertlik ve direncimizi yeniden kazanmamız oldu. Tabi bunu istikrarlı bir şekilde diğer maçlara yansıtmak asıl önemli ödev olacak!
