Turkish Airlines Euroleague çeyrek final serisi ilk maçında temsilcimiz Fenerbahçe Beko konuk olduğu Olympiakos‘a 79-68’lik skorla yenilmekten kurtulamadı.
Bu sonuçla Fenerbahçe Beko seride 1-0 geriye düştü. İkinci maç yine Pire’de Cuma günü saat 21:30’da oynanacak.
MAÇIN TÜM İSTATİSTİKLERİ İÇİN TIKLAYINIZ.
Ev sahibi ekipte Sasha Vezenkov 19 sayı (3-6 üçlük), 6 ribaund, 3 asist, Isaiah Canaan 18 sayı (6-7 üçlük), Shaq McKissic 11 sayı (3-4 üçlük) ve Moustapha Fall 9 sayı (3-3 ikilik), 5 ribaund, 3 asist ile galibiyeti getiren başlıca isimler oldular.
Temsilcimizde ise Johnathan Motley 15 sayı, 7 ribaund, 2 asist, Dyshawn Pierre 13 sayı, 4 ribaund, 5 asist, Marko Guduric 12 sayı, 5 ribaund, 6 asist ve Nigel Hayes-Davies 11 sayı, 4 ribaund ile direnen başlıca isimlerdi.
EDİTÖR YORUMU:
Temsilcimiz maça deplasmanda olabilecek en doğru ve verimli şekilde başladı. Dış atışlarda isabetleri bulan ve rakibin üstündeki baskıyla berabera tutuk başlamasını değerlendiren sarı lacivertliler savunmada basit hatalar yapınca aslında mental üstünlüğünü sahaya yansıtamadı. Farkı erkenden açma fırsatlarını Dorsey ve Calathes’den skor bulamadığımız için kaçırdığımız ilk çeyreği yine 19-21 önde tamamladık. İkinci çeyrekte ise kontak kapattık diyebiliriz. Dorsey ve Calathes dışında sakatlığın etkilerini halen hisseden Guduric’in de devreye girememesi üretimde kitlenmemize neden oldu… Wilbekin’i çok aradık açıkçası. Bu nedenle de iyi savunma yaptığımız anlara rağmen momentumun rakibe geçmesine engel olamadık. Tempoyu düşürerek yarı sahada bildiğimiz pas trafiğini kuran Olympiakos, Vezenkov’u topsuz katlarda çok iyi kullandı ve ilk yarıyı kontrollü bir şekilde 37-35 önde tamamladı ev sahibi.
Üçüncü çeyrekte ise korktuğumuz başımıza geldi ve Ataşehir’de de 6-9 ile canımızı çok yakan Canaan yine sahneye çıktı! Yarı sahadaki nefis pas trafiğinin ardından ona hazırladıkları köşe üçlüklerini kaçırmadan (5-5) atınca savunmadaki dierncimiz de tamamen kırıldı… 26 sayı yediğimiz bu çeyreğin ardından fark açıldı ve final çeyreğine çift haneli farklarla, 63-51 geride girdik. Koç Itoudis’in farklı denemelere gittiği bu karar çeyreğine aslında dirençli başladık, iyi reaksiyon verdik. Özellikle Edwards’ın hücuma getirdiği yaratıcılık ve skor üretimi sayesinde 7-0’lık seri ile maça tutunmaya başladık. Ama Olympiakos geç olmadan savunmada vidaları sıktığı gibi bu sefer de x-faktör olarak McKissic’den çok ekstra üçlükler buldular ve artık direncimizi tamemen kırdılar. Çeyreğin ilk 2 dakikasından sonra sadece 10 sayıda kalınca da 79-68 ile kaybetmekten kurtulamadık.
Elbette bu karalar bağlanacak bir sonuç değil. Pire’de böyle müthiş bir atmosfer olacağını, Olympiakos’nu makine düzeninde oynadığını ve sezon içerisinde bizi iki kere yenerken de ne kadar ters geldiğini biliyorduk. Wilbekin varken bile kısa üretiminde ve yaratıcılığında sorun çeken Fenerbahçe’nin o yokken ve Guduric de tam iyileşmemişken sertleşen Olympiakos savunması karşısında sadece 68 sayıda kalması da sürpriz değil. Dorsey’nin bir şekilde dribbling üstünden üretime geçmesini ya da Edwards’ın istikrarlı şekilde skora katkı vermesini sağlayamazsak ikinci maçta da bizi farklı bir senaryonun beklemeyeceğini düşünüyorum…
