Turkish Airlines Euroleague ekiplerinden Olimpia Milano, guard rotasyonuna takviye yapabilmek adına marketi taramaya devam ediyor.
Eurodevotion’da yer alan habere göre İtalya Lega Basket Serie A‘nın son şampiyonun gündeminde Shaquille Harrison var. Geçen sezon Blazers’da sadece 5 maç forma giymişti ve şuanda serbest oyuncu konumunda.
1.93 metre boyunda olan 30 yaşındaki tecrübeli combo guard, geçen sezona NBA sahnesinde Lakers ve Blazers ile toplamda sadece 13 maçta görev almıştı. G-League’de ise South Bay forması ile 51 maçta ortalama 31.5 dakika süre alırken 12.7 sayı, yüzde 27.4 üçlük, 6.3 ribaund, 7.6 asist, 2.3 top çalma ile katkı vermişti.
OYUNCU ANALİZİ:
Tulsa mezunu olan Amerikalı guard, kariyerinde zaman zaman NBA takımlarında şans bulsa da çoğunlukla G-League’de forma giymişti ki 2021-22 sezonunda da o ligin en iyi savumacısı seçildiğini hatırlatalım. Bu transfer gerçekleşirse ilk kez ülkesinin dışına çıkarak Avrupa’ya gelecek. Onu artılarıyla, eksileriyle biraz daha yakından tanıyalım.
Harrison 1.93’lük boyuyla bir combo guard için iyi bir uzunluğa sahip olsa da genel atletik özellikleri çok etkileyici değil. Uzun kolları var ama zayıf bir vücuda sahip. NBA oyuncularıyla rekabet edebilmesi ve 82 maçlık bir sezon boyunca dayanabilmesi için genel güç seviyesini geliştirmesi gerekiyordu ama bunu başaramadı. Ortalamanın üzerinde bir hıza ve patlayıcılığa sahip, bu da zaman zaman hızlı hücumlarda veya çemberin üzerinde güzel oyunlar yapmasına izin veriyor, ancak atletizmi üst seviyede değil kesinlikle.
Skor ürettiği pozisyonların çoğu ikili oyunlardan oluşuyor ve organizatör olarak kendini tam olarak geliştiremedi. Perdeden köşeyi dönebilen ve iyi bir zamanlama artı ayak hareketiyle çembere gidebilen kurnaz bir delici, ancak savunmacısını geçmek için gereken çabukluğa veya gelişmiş top kullanma becerilerine her zaman sahip değil, bu da boyalı alanda tartışmalı şutlara yol açıyor. Bu durum izolasyon poziyonları için de geçerli, çünkü bu noktada temiz bir görünüm için trafikte gezinecek dribbling becerilerine sahip değil. Boyalı alana girdiğinde savunmanın üzerinden tutarlı bir şekilde skor üretmek için şutunda daha iyi bir dokunuş geliştirmesi gerekiyor.
Harrison topun üzerinde oynanan ikili oyunların dışında iyi bir yaratıcı değil ve açık takım arkadaşlarını bulmak için vizyon sergilese de, onları sayı atacak pozisyona sokmak için her zaman isabetli paslar vermiyor. Harrison topsuz alanda da oynayabiliyor, perdelerden çıkabiliyor ve top hareketinden sonra boş alana drive edebiliyor ancak çok iyi bir şutör olmaması ve boyunun uzun olmaması başka bir oyun kurucuyla birlikte oynama potansiyelini sınırlıyor. Geçen sezon da sadece 27.4 ile üçlük attı ve formu tamamen bozulmamış olsa da daha istikrarlı bir şutör olmak için büyük bir revizyona ve güven enjeksiyonuna ihtiyacı olacak. Kariyerinin bu noktasında, top elindeyken daha rahat, ancak bir Euroleague takımının hücumunu yönetebilmek için bir oyun kurucu olarak daha iyi bir potansiyel göstermesi gerekecek.
Savunma tarafında Harrison’ın baş belası olma potansiyeli var ancak kilit bir savunmacı olmakta zorlanabilir. Penetre savunmasında yanlara doğru iyi hareket ediyor ve top taşıyıcıyı taciz ediyor. Bu, kanat açıklığı ve pas yollarını kapama yeteneğiyle birleştiğinde maç başına 2.3 top çalma gibi etkileyici bir seviyeye ulaşıyor. Bazı savunma prensiplerini geliştirmesi gerekiyor çünkü topu korurken tünel görüşüyle mücadele ediyor ve bu da perdelemelere girmesine neden olarak onu oyunun dışına çıkarıyor. Top çalmak için biraz fazla kumar oynuyor, kendini adamına karşı pozisyon dışı buluyor veya takım arkadaşlarına yardım etmek için rotasyon yapıyor, yüksek bir basketbol IQ’suna sahip görünmüyor.
Harrison’ın benchten gelen bir mikrodalga skorer olma potansiyeli var ancak Euroleague için uygun bir ilk beş oyuncusu olarak kabul edilmesi için bazı gelişmeler göstermesi gerekecek, özellikle dış şutlar konusunda. Açıkçası net bir oyun kurucu olmadığı için ben Milano’nun aradığı isim olduğunu düşünmüyorum. Evet pasör özelliğini son yıllarda geliştirici, iyi bir savunmacı, ribaundlara yardım eden bir guard ancak G-League’de bile üzerinde baskı yokken çok kötü yüzdeyle şut attı ve maç başına 31.5 dakika süre alan bir oyuncu olarak G-League gibi savunmaların çok yumuşak olduğu bir ligde sadece 12.5 sayı ortalaması ile oynaması bana göre büyük bir soru işareti!
