Temsilcimiz Anadolu Efes, EuroLeague’de çift maç haftasını kötü kapattı. İspanya deplasmanında son sıradaki Baskonia’ya 86-75 yenilen lacivert-beyazlılar, bu sonuçla sezonun sekizinci maçında beşinci mağlubiyetini aldı.
Yalnızca Shane Larkin’in bireysel performansıyla ayakta kalan Anadolu Efes, hücumda üretkenlik sorununu aşamayarak bir kez daha oyunun ikinci yarısında çözüldü.
Mücadelenin en parlak anı ise istatistik kağıdında yer alan tarihi bir başarıydı: Shane Larkin, 23 sayıyla tamamladığı maçta kariyer toplamını 3.777 sayıya çıkardı ve Sergio Rodriguez’i geride bırakarak EuroLeague’in tüm zamanlar sayı listesinde dokuzuncu sıraya yükseldi. Ancak bu bireysel parlaklık, Efes’in kolektif zayıflığını örtbas etmeye yetmedi.
🏀 Kabus Gibi Başlangıç: Larkin Var, Yardım Yok
Maçın ilk dakikalarında Anadolu Efes adına tek kelimeyle “Shane Larkin gösterisi” izledik. Efes’in ilk altı sayısını atan kaptan, oyunun her iki yönünde de enerjiyi sağlayan tek oyuncuydu. Ancak takımın geri kalanı oyuna hiç adapte olamadı.
Baskonia, ilk çeyrekte Efes’in pas akışını bozarak 11 sayıda tuttu. Özellikle Timothe Luwawu-Cabarrot’un fiziksel savunması, Efes’in üçlük çizgisinin gerisinden (2/10) ritim bulmasını engelledi. Efes’in hücumda üretkenliği neredeyse sadece Larkin’in bireysel yaratıcılığına bağlıydı.
Ev sahibi ekipte ise Matteo Spagnolo kontrolü eline aldı. İtalyan guard, hücum temposunu sürekli yükseltti, takım arkadaşlarını besledi ve ilk periyodu 19 sayı – 6 asistle tamamladı. Baskonia ilk çeyreği 22-11 önde kapatırken, Efes’in “kaptan dışında” sahaya bir kimlik koyamadığı açıkça görülüyordu.
⚡ İkinci Çeyrek: Kıvılcım Weiler-Babb ve Cordinier’den
İkinci periyotla birlikte Efes, sonunda bir reaksiyon göstermeyi başardı. Isaia Cordinier’in 3+1’lik pozisyonu, takımı ateşledi ve ardından Nick Weiler-Babb’in üst üste üçlükleriyle fark 13’ten 2 sayıya kadar indi.
Bu bölümde Efes’in topu daha iyi paylaştığını gördük. İlk çeyrekte sadece 2 asist yapan temsilcimiz, ikinci çeyrekte 7 asist üreterek hücum akışını toparladı. Ercan Osmani’nin pas bağlantısına katkısı da dikkat çekiciydi; Türk uzun hem ribaund hem de oyun kurulumunda önemli rol oynadı.
Ancak Efes’in bu kısa süreli ivmesi, savunmadaki zaaflarla dengelendi. Baskonia, özellikle Rodions Kurucs ve Luwawu-Cabarrot’un ikili oyunlarında sürekli “switch” sonrası birebirleri kazandı. Devreye 43-39 Baskonia üstünlüğüyle girilirken, Efes’in oyunda kalmasını sağlayan tek faktör Larkin’in 15 sayılık katkısıydı.
🔄 Üçüncü Periyot: Spagnolo’nun Zekası, Efes’in Dağınıklığı
Üçüncü çeyreğe girildiğinde Anadolu Efes’in hücum organizasyonu yeniden dağıldı. Larkin kenardayken üretkenlik tamamen durdu. Baskonia, Spagnolo’nun liderliğinde hızlı hücumlarla farkı yeniden çift hanelere taşıdı.
Efes bu çeyrekte topu doğru yerlere yönlendirmekte zorlandı. Set hücumlarında topu boyalı alana indiremeyen temsilcimiz, zorlama üçlüklerle ritim bulmaya çalıştı. Nick Weiler-Babb, bu periyotta attığı üçlüklerle takımını ayakta tutsa da dizinden yaşadığı sakatlık son dakikalarda can sıktı.
Öte yandan Baskonia’nın 24. dakikadaki 58-51 üstünlüğü, Efes’in mental olarak kopma noktasına geldiği anı temsil etti. Lacivert-beyazlılar farkı bir türlü tek hanelerde tutamadı ve son çeyreğe 65-58 geride girdi.
⛓️ Son Periyot: Direnç Kırıldı, Hücumlar Dağıldı
Final periyoduna 7-0 Baskonia serisiyle girildi. Bu seri, Efes için adeta “beyaz bayrak” anlamına geldi.
Larkin’in birebir oyunları dışında hiçbir hücum planı işlemiyordu. Isaia Cordinier’in temposu düştü, Ercan Osmani’nin alan açma katkısı da etkisiz kaldı.
Efes’in aceleci hücumları, oyunun kontrolünü tamamen ev sahibine verdi. Baskonia, Luwawu-Cabarrot (20 sayı) ve Spagnolo ikilisiyle farkı yeniden 14’e kadar çıkardı (72-58). Son 3 dakikada fark 8 sayıya (74-66) inse de, Efes’in acele şut tercihleri dönüşümlü olarak Baskonia fast-break’lerine dönüştü.
Maçın son bölümünde Efes’in enerjisi tamamen tükendi. Top kayıpları (13), düşük üçlük yüzdesi (%26) ve set hücumundaki durağanlık farkı kalıcı hale getirdi. Skor 86-75 olduğunda, Efes için sahada sadece yorgun bir beden ve hayal kırıklığı kaldı.
🧩 Genel Değerlendirme: Larkin’in Tarihi Gecesi, Efes’in Yapısal Sorunları
Bu mağlubiyet, Anadolu Efes’in sezon başındaki en büyük problemini bir kez daha gözler önüne serdi: kolektif oyun eksikliği. Takımın top paylaşımında yaşadığı dengesizlik, Larkin’in bireysel üretimini zorunlu hale getiriyor.
23 sayıya rağmen onun dışında çift haneli katkı verebilen yalnızca Weiler-Babb (16), Cordinier (10) ve Smits (10) oldu.
Ercan Osmani’nin istatistikleri (8 sayı, 6 ribaund, 7 asist) olumlu görünse de, takım genelinde savunma sertliği eksikti. Baskonia’nın 50%’nin biraz üsündeki yakın saha içi isabeti ve 20 asistlik pas paylaşımı, Efes’in savunma iletişimini çökerttiğini kanıtladı.
Koç Kokoskov’un kenardan müdahaleleri geç kaldı; rotasyon değişiklikleri ritim getirmedi. Bu tablo, Efes’in halen bir kimlik oturtma sürecinde olduğunu gösteriyor.
🚨 Sonuç: Larkin’in Işığı Yetmedi, Alarm Zilleri Çalıyor
Efes’in Baskonia karşısında aldığı bu mağlubiyet, sadece bir kayıp değil; derin yapısal sorunların habercisi.
Top paylaşımı, savunma disiplini ve rotasyon dengesi hala oturmuş değil. Larkin’in tarih yazdığı gecede takımın geri kalanı sınıfta kaldı. Önümüzdeki hafta Milano maçı, artık bir kırılma noktası olabilir.
🟦 Efes için mesaj net: Eğer Larkin’in emeği ziyan edilmek istenmiyorsa, takımın bir an önce kimliğini bulması şart.
