A Milli Basketbol Takımımız, Munich’te düzenlenen Supercup’ın açılış maçında ev sahibi konumundaki son Dünya Şampiyonu Almanya’ya 73-71 mağlup oldu.
Maçın kırılma anı, son hücumda Shane Larkin’in zorlama üçlüğü ve ardından Ercan Osmani’nin tipleme denemesinin potadan dönmesi oldu. Mücadele genelinde iyi savunma sekansları ve Alperen Şengün’ün dominant oyunu ön plana çıksa da, hücumdaki verimsizlik ve ribaund dengesinde yaşadığımız problem ana sebepler olarak öne çıktılar.
Ev sahibi ekipte Dennis Schröder 22 sayı, 5 ribaund, 6 asist ile öne çıkarken, Franz Wagner 17 sayı, 3 ribaund, 3 asist ve Justus Hollatz 10 sayı, 5 ribaund, 2 asist ile galibiyeti getiren diğer isimlerdi.
🏀 Alperen Şengün’ün Dominasyonu
Bu karşılaşmada Alperen Şengün, Almanya pota altını adeta domine etti. Bir dönem Houston Rockets’ta yedeği olduğu Daniel Theiss’a net üstünlük kuran Alperen, 25 sayı, 9 ribaund, 4 asist ile sahanın en etkili ismi oldu. Ergin Ataman’ın onu Houston’daki rolüne benzer şekilde hücumun merkezi yapması, özellikle set hücumlarında top paylaşımını ve içeriden üretimi artırdı. Alperen’in bire bir oyunları, pas istasyonu olarak kullanılması ve pota etrafındaki yumuşak dokunuşları fark yarattı. Ancak bu üretim, takımın geri kalanından yeterince destek bulamadı. Cedi Osman 15 sayı, 3 ribaund ile diğer çift haneli skor katkısı verebilen isimdi.
🎯 Dış Şut Krizi
Maçın en çarpıcı istatistiği, üç sayı çizgisinin gerisinden 2/20 (%10) ile şut atmamızdı. Bu iki isabet de Cedi Osman’dan geldi. Özellikle ilk yarıda 1/12’lik isabet oranı, Almanya’nın boyalı alana gömülüp Alperen’in çevresinde savunmayı sıkıştırmasını kolaylaştırdı. Furkan Korkmaz’ın 0/4 üçlük kullanması ve 4 top kaybı, kenardan beklenen katkının gelmemesine sebep oldu. Larkin’in ilk sayısını 19. dakikada atması, oyun kurucu liderliğinin hücumda gecikmesine yol açtı.
🛡 Ribaund ve Fiziksel Mücadele
Almanya, hücum ribaundlarında 19-9’luk büyük bir üstünlük sağladı. Bu fark, özellikle üçüncü çeyrekteki geri dönüşlerinin anahtarı oldu. İlk yarıyı 35-28 önde kapatmamıza rağmen, rakibin ikinci şans sayıları ve baskılı savunmaya karşı alan açmakta zorlanmamız, üçüncü çeyrekte momentumu kaybetmemize yol açtı. Almanya’nın 17 top kaybına rağmen 19 hücum ribaundu çekmesi, maçın kaderini belirleyen istatistiklerden biriydi.
📊 Maçın Dönüm Noktaları
- İlk Çeyrek: Alperen ve Cedi’nin üretimiyle 25-17 öne geçtik. Almanya sadece dış atışlarla oyuna tutundu.
- İkinci Çeyrek: Skor kısır geçti (11-10 Almanya). İki takım da organize hücum bulmakta zorlandı.
- Üçüncü Çeyrek: 38-28 ile çift haneli farkı gördükten sonra Almanya 42-42 eşitliği yakaladı. Hücum ribaundları ve baskılı savunma momentumu değiştirdi.
- Son Çeyrek: 62-62’de eşitliği sağlasak da, kritik anlarda hücumda doğru tercihler yapamadık. Son hücumda basket bulunamayınca galibiyet kaçtı.
🔍 Genel Değerlendirme
Bu maç, milli takımımızın boyalı alan üretimi ve savunma sertliğinin üst düzey rakiplere karşı da işleyebileceğini gösterdi. Ancak dış şut isabet oranı ve ribaund mücadelesindeki zafiyet, sonucu belirleyen temel sorunlardı. Alperen Şengün’ün yüksek formu, Cedi Osman’ın skor katkısı ve zaman zaman Kenan–Adem ikilisinden gelen enerji, olumlu haneye yazıldı. Öte yandan Larkin ve Furkan gibi hücumda kritik rol oynayan isimlerin skor katkısının düşük kalması, ofansif çeşitliliği azalttı.
🚀 İleriye Bakış
Cumartesi günü Çekya ile oynanacak üçüncülük maçında, özellikle şu başlıklar kritik olacak:
- Dış Şut Verimliliğinin Artması: 2/20 gibi düşük bir oran, üst düzey rakiplere karşı kazanma şansını bitiriyor.
- Ribaundlarda Daha Agresif Olmak: Hücum ribaundlarını sınırlamak için box-out disiplini şart.
- Top Kaybı Kontrolü: 17 top kaybı, ritim kaybının ve rakibe ekstra fırsatların sebebi oldu.
- Lider Oyuncuların Devreye Erken Girmesi: Larkin’in ilk yarıda skor bulamaması, hücum düzenini bozdu.
- Alperen’in Yükünü Paylaştırmak: Onun pota altı hakimiyeti etkili olsa da, sürekli bire bir oynaması savunmayı sıkıştırıyor ve risk yaratıyor.
