Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi 4. hafta mücadelesinde Yukatel Merkezefendi Belediyesi Pazar günü saat 13:00’da Trabzonspor ile karşılaşacak.
Pamukkale Üniversitesi Spor Salonu’nda oynanacak ve her zaman olduğu gibi beIN Sports 5 ekranlarında canlı yayınlanacak karşılaşma öncesinde gelin takımların durumlarına birlikte göz atalım, keyifli okumalar.
🟢 Merkezefendi’de Üretim Krizi ve Arayış Dönemi
Ev sahibi Merkezefendi Belediyesi Basket, yeni sezona hazırlık döneminde sergilediği formsuz performansın etkilerini lig başlangıcına da taşımış durumda. İlk hafta sahasında Bursaspor’u mağlup ederek iyi bir başlangıç yapsalar da, sonraki iki haftada alınan yenilgiler takımın kırılgan yapısını ortaya koydu. Özellikle Karşıyaka karşısında hücumda tıkanan, ardından Anadolu Efes deplasmanında ağır bir mağlubiyet yaşayan Denizli ekibi, sezonun ilk haftalarında hücum yönünde büyük problemler yaşıyor. Oynadıkları üç maçta sırasıyla 75, 69 ve 72 sayı üretmeleri, skor potansiyelinin oldukça sınırlı olduğunu açıkça gösteriyor. Bu ortalama, Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi standartlarına göre düşük kalırken, Merkezefendi’nin hücum setlerinde üretkenliği sınırlayan temel faktörler arasında düşük tempolu oyun ve yetersiz top paylaşımı öne çıkıyor.
Takımın istatistiksel profiline bakıldığında, iki sayılık atış yüzdesinin %49’un altında olması dikkat çekiyor. Bu da, hem pota altı etkinliğinin zayıf hem de dış şut tehdidinin rakip savunmaları açmakta yetersiz kaldığını gösteriyor. En çarpıcı detaylardan biri, takımın skor yükünü büyük ölçüde yerli bir oyuncunun taşıması: Mahir Ağva, üç haftalık periyotta 13 sayı ortalamasıyla takımın en skorer ismi konumunda. Bu, hem takdire değer bir performans hem de kadronun genel yapısı açısından düşündürücü bir tablo ortaya koyuyor. Çünkü bir uzun oyuncunun hücumda bu kadar ön planda olması, guard hattındaki yaratıcılığın sınırlı olduğunu işaret ediyor. Öte yandan, Fransız guard Malcolm Cazalon da şu ana kadar takımın en istikrarlı dış oyuncularından biri olarak öne çıkıyor. Ancak ikilinin desteği, hücumda süreklilik sağlamak için yeterli değil. Koç Zafer Aktaş, takıma yeni katılan deneyimli uzun Alen Omić’ten ciddi katkı bekliyor. Omić, hem fiziksel mücadele gücüyle hem de tecrübesiyle pota altında Merkezefendi’nin denge unsuru olabilir. Takım, yavaş tempolu oyunu tercih etse de, savunmadan hücuma geçişlerde daha fazla hızlanmak ve topu erken paylaşmak zorunda. Aksi takdirde, düşük tempoda hem skor üretmek hem de maç sonlarını dengelemek çok zor olacak gibi görünüyor.
🔴 Trabzonspor’da İyi Başlangıç
Misafir ekip Trabzonspor, Süper Lig’e bu sezon yükselmesine rağmen lige oldukça derli toplu bir giriş yaptı. İlk iki haftada Büyükçekmece ve Esenler Erokspor karşısında alınan galibiyetler, Karadeniz ekibinin adaptasyon sürecini çabuk atlatabileceğini gösterdi. Ancak son hafta, Bursaspor karşısında iç sahada alınan beklenmedik mağlubiyet, bu umutlu tabloyu biraz gölgeledi. Üçüncü çeyrek sonunda 9 sayı önde olan Bordo-Mavililer, son periyotta savunma disiplininden uzaklaşıp ritmini kaybedince maçı ellerinden kaçırdı. Yine de sezonun genel tablosuna bakıldığında, 2 galibiyet – 1 mağlubiyet ile fena bir başlangıç sayılmaz. Koç Selçuk Ernak, tecrübeli ve dengeli bir kadro kurarak bu sezon Trabzonspor’u ligde kalıcı bir takım haline getirme hedefinde. Kadroda hem atletik oyuncular hem de tecrübeli isimler bulunuyor; bu da özellikle savunma tarafında güçlü bir kimlik kazandırıyor.
Takımın lideri tartışmasız bir şekilde Marcquise Reed. Ligimizde geçen sezonun sayı kralı, bu sezona da aynı form grafiğiyle başladı. İlk üç maçta 21 sayı ortalamasıyla oynayan Amerikalı guard, Trabzonspor hücumunun odak noktası. Reed, birebir hücumlarda etkili olduğu kadar, dribbling sonrası şutlarında da istikrarlı. Ancak takımın istikrarlı bir üst seviye performansa ulaşabilmesi için, ona destek verecek ikinci bir skor opsiyonuna ihtiyaç var. Bu noktada gözler Angelo Delgado’da. Dominikli uzun, iç-dış dengesinde takımın kilit ismi olarak düşünülüyor. Delgado’nun hem ribaund hem de çember savunmasında göstereceği performans, Trabzonspor’un maç sonlarını belirleyecek. Ayrıca takımın top kaybı–top çalma dengesi oldukça dikkat çekici. Bordo-Mavililer, top çalma istatistiğinde ligin en iyi takımlarından biri, bu da savunma temellerinin sağlam atıldığını gösteriyor. Set savunmasında agresif yardımlar ve geçiş hücumlarındaki hızlı reaksiyonlar, Trabzonspor’un şu ana kadarki başarısının temel faktörü. Eğer bu savunma anlayışını 40 dakikaya yayabilirlerse, özellikle deplasmanlarda çok daha tehlikeli bir takım haline gelebilirler.
⚡ Genel Değerlendirme
Bu karşılaşma, bir tarafın ritim bulma çabasıyla diğer tarafın istikrar arayışı arasındaki farkı gösterecek. Merkezefendi, hücumda büyük problemler yaşasa da, savunmada sertlik koyabildiğinde rakiplerini yavaşlatabilen bir takım. Ancak hücum üretimi bu kadar sınırlı kalırsa, ligin geri kalanında rekabetçi kalmaları güçleşebilir. Alen Omić’in katılımı, pota altı sertliğini artırıp Mahir Ağva’nın üzerindeki yükü hafifletebilir. Fakat takımın dış şut üretimini ve tempo geçişlerini geliştirmeden kalıcı bir çözüm bulmaları zor.
Trabzonspor cephesinde ise tablo daha olumlu. Yeni bir kadro olmasına rağmen, takım oyunundaki düzen hissediliyor. Reed’in skorerliği, Delgado’nun pota altı katkısı ve takımın savunma agresifliği, onları lig ortalamasının üzerine çıkarıyor. Ancak son çeyreklerde yaşadıkları konsantrasyon kayıpları, özellikle tecrübeli rakipler karşısında problem yaratabilir. Bu anlamda Selçuk Ernak’ın oyun içi rotasyon yönetimi kritik olacak.
Genel olarak bakıldığında, Merkezefendi’nin hücumda denge arayışıyla Trabzonspor’un savunmadaki agresif kimliği bu maçın temposunu belirleyecek. Denizli ekibi hücum ritmini bulamadığı sürece, Trabzonspor’un savunma baskısı üstünlük sağlayabilir. Ancak iki takım da henüz sezon başında, bu nedenle bireysel performanslar maçın seyrini değiştirebilir. Özellikle Reed–Cazalon eşleşmesi ve Omić–Delgado pota altı mücadelesi, maçın taktiksel dengesini belirleyecek unsurlar arasında yer alıyor.