Euroleague 5. hafta mücadelesinde Paris Basketball 17 Ekim Cuma günü saat 21:45’de Hapoel Tel Aviv ile karşılaşacak.
Adidas Arena’da oynanacak ve her zamanki gibi S Sport ekranlarında canlı olarak yayınlanacak karşılaşma öncesinde gelin takımların durumlarına birlikte göz atalım, keyifli okumalar.
🗼 Paris’te Hız, Eğlence ve Etkileyici İstikrar
Ev sahibi Paris Basketball, Avrupa basketbolunun en dikkat çekici projelerinden biri haline geldi. Kadrosunun önemli bir kısmını kaybetmesine rağmen, oyun kimliğini ve temposunu koruyarak sezona son derece etkileyici bir giriş yaptı. Dört maç sonunda 3 galibiyet – 1 mağlubiyet ile yoluna devam eden Paris, oynadığı basketbolla yalnızca sonuç değil, aynı zamanda estetik anlamda da izleyenleri cezbediyor. Tiago Splitter’ın yerine gelen genç koç Francesco Tabellini, takımıyla çok kısa sürede uyum yakaladı ve geçen yılın “yüksek tempolu, agresif ve enerjik” oyun anlayışını devam ettirmeyi başardı. Paris, bu sezon maç başına 80’in üzerinde hücum pozisyonu ortalamasıyla EuroLeague’in en tempolu takımı konumunda.
Özellikle son maçta Baskonia karşısında gösterdikleri üstün performans, bu takımın sisteminin ne kadar oturduğunu kanıtladı. Paris maçı baştan sona domine ederken, oyun akışını tamamen kontrol etti ve rakibini kendi temposuna çekti. Takımın lideri ise kuşkusuz Nadir Hifi. Geçen sezonun çıkış yapan yıldızı, artık bir “lider skorer” kimliğine tamamen bürünmüş durumda. Bu sezon maç başına 10 üçlük denemesi, 20 sayının üzerinde ortalama skor ve %40’ın üzerindeki dış isabet oranıyla oynuyor. Baskonia karşısında attığı 29 sayı, onun sadece bir hücum silahı değil, aynı zamanda takımın ruhunu taşıyan oyuncu olduğunu gösterdi. Paris, hücumda sadece Hifi’ye değil, Justin Robinson gibi akıllı bir oyun kurucuya, Jeremy Morgan, Daulton Hommes ve Derek Willis gibi sistem oyuncularına da sahip. Ayrıca takımın hücum ribaundlarındaki agresifliği (yaklaşık %40 hücum ribaundu oranı), onları ikinci şans sayılarında ligin zirvesine taşıyor. Paris, Tabellini yönetiminde yalnızca tempo değil, denge ve devamlılık da kazandı — bu da onları sadece eğlenceli değil, aynı zamanda istikrarlı bir takım haline getiriyor.
Eksikler: Lamar Stevens. Daulton Hommes’un durumu belirsiz.
🔴 Hapoel Tel Aviv’de Ofansif Güç Patlaması ve Micic Etkisi
Misafir ekip Hapoel Tel Aviv, EuroCup şampiyonluğunun ardından EuroLeague sahnesine iddialı bir şekilde adım attı. Kulüp sahibi Ofer Yannay’ın yüksek bütçeli yatırımları ve Dimitris Itoudis gibi tecrübeli bir koçla çalışmaya başlamaları, bu organizasyonun sadece “katılımcı” değil, şampiyonluk hedefi olan bir proje olduğunun altını çiziyor. Yaz döneminin en flaş hamlesi, hiç kuşkusuz Avrupa’nın en çok aranan oyuncusu Vasilije Micic’in transferi oldu. Micic, Hapoel’e yalnızca bireysel kalite değil, aynı zamanda tecrübe ve kazanan zihniyeti de getirdi. Ona eşlik eden Elijah Bryant, Chris Jones, Dan Oturu ve Antonio Blakeney gibi isimler, Hapoel’in kadrosunu kağıt üzerinde EuroLeague’in en yetenekli hücum takımlarından biri haline getirdi.
Itoudis’in asıl sınavı, bu kadar fazla skor opsiyonuna sahip bir takımı dengelemek. Ancak şu ana kadar sonuçlar oldukça olumlu. Dört maç sonunda 3 galibiyet alan Hapoel, hücumda ligin en üretken takımlarından biri. 95 sayı ortalamasıyla oynayan Hapoel, savunmada zaman zaman zafiyet gösterse de hücum gücüyle bunu fazlasıyla telafi ediyor. Son maçta deplasmanda Valencia’yı mağlup ederken ilk üç çeyrek boyunca oyunu kontrol ettiler; son bölümde 13-0’lık bir seriyle rakibin yaklaşmasına izin verseler de, kritik anlarda Micic’in liderliği galibiyeti getirdi. Micic, o maçta üçüncü çeyrekte 15 sayı atarak fark yarattı ve toplamda 24 sayıyla bitirdi. Yanında Blakeney istikrarlı skor katkısını sürdürdü, Bryant dış şut tehdidi yarattı, Oturu pota altında fiziksel bir üstünlük kurdu. Takımın dikkat çeken özelliği, en az dört oyuncusunun çift haneli skor üretebilmesi. Bu da hücumda paylaşımın ve rollerin ne kadar net olduğunu gösteriyor. Ancak Hapoel’in en büyük sorunu hala savunma direnci. Barcelona ile birlikte ligin en zayıf savunma takımlarından biri konumundalar. Yine de tempolu ve özgüveni yüksek hücumları sayesinde şu ana kadar bu eksiklerini perdelemeyi başardılar.
Eksikler: Yam Madar, Bruno Caboclo.
⚡ Genel Değerlendirme
Bu karşılaşma, EuroLeague’in en tempolu iki hücum takımını karşı karşıya getirecek. Paris, sistemsel sürekliliğini koruyan, kolektif bir yapı üzerinden hareket eden bir takım. Hifi ve Robinson ikilisinin yönlendirdiği bu tempo basketbolu, seyircisiyle birleştiğinde durdurulması zor bir enerjiye dönüşüyor. Özellikle evlerinde oynadıkları maçlarda yüksek tempo, ribaund baskısı ve hızlı top dolaşımıyla rakiplerini erken saf dışı bırakabiliyorlar. Tabellini’nin oyun felsefesi, “yüksek hız ama kontrollü kararlar” prensibine dayanıyor; bu da Paris’i hem eğlenceli hem verimli kılıyor.
Öte yandan Hapoel Tel Aviv, bireysel kalite anlamında Paris’ten birkaç adım önde. Micic’in oyun zekası, Blakeney’in patlayıcılığı ve Bryant’ın istikrarı, bu takımı hücumda ölümcül hale getiriyor. Ancak savunmadaki problemleri, onları bazen kırılgan bir takım haline getiriyor. Paris gibi tempolu oynayan rakiplere karşı savunma disiplini şart. Eğer Hapoel tempo savaşına girerse, kendi oyun ritmini kaybedebilir; fakat Micic liderliğinde daha sabırlı, yarı saha hücumuna dayalı bir planla oynarlarsa, hücumdaki verimliliklerini koruyabilirler.
Sonuçta bu maç, kolektif tempo basketbolu ile bireysel hücum gücünün çatışması anlamına geliyor. Paris’in istikrarlı sistemiyle Hapoel’in yıldız gücü arasındaki bu mücadele, sezonun erken döneminde EuroLeague’in en keyifli ve hücum ağırlıklı karşılaşmalarından biri olmaya aday.
