NBA Doğu Konferansı ekiplerinden Charlotte Hornets Batı ekiplerinden Utah Jazz‘i konuk ediyor.
1 Nisan Salı günü saat 02:00’da başlayacak karşılaşma öncesinde gelin takımların son durumlarına birlikte göz atalım, keyifli okumalar.
Charlotte Hornets’ta Sezon Kabusa Döndü
Charlotte Hornets için sezonun son bölümü adeta bir çöküş sürecine dönüştü. Son beş maçlarını üst üste kaybeden ekip, son sekiz karşılaşmasında sadece bir galibiyet alabildi. Bu kötü form grafiğine bir de LaMelo Ball’un sezonu kapatması eklendi. Zaten sezon boyunca sakatlıklarla boğuşan Ball, takımın en büyük skor opsiyonuydu ve onun eksikliği hücum düzenini doğrudan etkiliyor. Bu sakatlık sonrası yapılan açıklamada oyuncunun ameliyat olacağı bildirildi. Ball’un ardından bir başka önemli parça olan Brandon Miller da sakatlık sebebiyle sezonun büyük bölümünü kaçırdı.
Hücumda Ritmini Bulamayan Hornets
LaMelo Ball ve Brandon Miller gibi iki temel yapı taşının yokluğunda Hornets’in hücum üretimi büyük ölçüde daraldı. Son haftalarda hücum ritmini bulmakta zorlanan takım, özellikle top paylaşımı ve dış şut verimliliği açısından oldukça geride kaldı. Bu dönemde sorumluluğu üstlenen isimlerin başında Miles Bridges geliyor. Bridges, son 10 maçta 15.3 sayı ortalamasıyla takım liderliğine soyunmuş durumda. Ancak onun çabası tek başına yeterli olmuyor. Hücumda kolektif üretim eksikliği, Hornets’in maç içinde süreklilik sağlayamamasına neden oluyor.
Gelecek Sezon İçin Planlama Erkenden Başladı
Bu kadar önemli eksiklere rağmen Charlotte, sahaya çıkmaya ve genç isimlerine süre vermeye devam ediyor. Moussa Diabate 6.4 ribaund ortalamasıyla pota altında katkı veriyor. Ayrıca Mark Williams da rotasyona geri döndü. Lakers’a takası son anda gerçekleşmeyen genç pivot, pota altındaki varlığıyla önümüzdeki sezon için yeniden bir çıkış yapma potansiyeline sahip. Mevcut durumda Hornets’in sezonu artık bir değerlendirme ve genç oyuncu gelişimi süreci olarak geçirmesi en mantıklı senaryo gibi görünüyor. Draft’ta yüksek sıra alma olasılıkları da göz önünde bulundurulduğunda, yeniden yapılanma süreci hız kazanabilir.
Utah Jazz Dibe Demir Attı: Form, Savunma ve Sağlık Sorunları Üst Üste
Utah Jazz için 2024-25 sezonu tam anlamıyla hayal kırıklığıyla geçiyor. Son 16 maçta sadece bir galibiyet alabilen ekip, Batı Konferansı’nın açık ara en zayıf halkası konumunda. Toplamda sadece 16 galibiyet elde eden Jazz, deplasmanda da yalnızca 7 galibiyetle ligin en kötü dış saha performanslarından birine sahip. Takımın savunma istatistikleri, sorunların en bariz göstergesi; maç başına 120.2 sayı yiyerek ligin ikinci en kötü savunma ratingine sahipler. Hücum tarafında da işler yolunda değil. Son beş maçın üçünde 100 sayı barajını dahi geçemediler.
Sakatlıklar Dengeleri Altüst Etti
Jazz’ın bu çöküşünün arkasında sakatlıklar önemli rol oynuyor. Takımın en büyük hücum silahı olan Lauri Markkanen, sadece 47 maçta forma giyebildi ve ortalama 19 sayı üretebildi. Onun gibi John Collins de yalnızca 40 maçta oynayabildi. Bu iki oyuncunun uzun süreli yokluğu, takımın özellikle hücum organizasyonlarını sekteye uğrattı. Ritim ve istikrar yakalanamayınca, alınan sonuçlar da kaçınılmaz olarak kötüleşti. Takım içi rollerin sürekli değişmesi ve lider oyuncuların süreklilik sağlayamaması, koç ekibini de oldukça zor durumda bıraktı.
Gençler Sahne Alıyor ama Yetersiz
Bu kötü tablo içinde Utah Jazz, sezonun geri kalanını genç oyunculara yatırım yaparak geçiriyor. Rookieler Keyonte George ve Brice Sensabaugh, zaman zaman patlayıcı hücum katkıları verse de süreklilik sağlayabilmiş değiller. Özellikle George’un oyun kurucu rolünde karar verme becerisi hâlâ gelişim aşamasında. Isaiah Collier ise enerjisiyle dikkat çekiyor ancak hücum verimliliği konusunda tecrübe eksikliği bariz. Jazz için bu sezon, sonuçlardan çok yapı taşlarını oluşturmak adına bir test yılına dönüşmüş durumda. Ancak şu haliyle ne kısa vadeli başarı ne de net bir gelecek vizyonu belirginleşmiş değil.
