NBA Doğu Konferansı mücadelesinde Charlotte Hornets 23 Ekim Perşembe günü saat 02:00’da Brooklyn Nets ile karşılaşacak. Gelin bu karşılaşma öncesinde takımların durumlarına birlikte göz atalım, keyifli okumalar.
🟢 Charlotte Hornets: Süregelen Yeniden Yapılanma ve Sabır Zamanı
Charlotte Hornets için başarısız sezonlar artık adeta bir alışkanlık haline geldi. Yıllar geçtikçe tablo değişmiyor; aksine takımın performansı daha da geriliyor. Geride kalan sezonda 19 galibiyet – 63 mağlubiyetle Doğu Konferansı’nda sondan ikinci sırada yer alan Hornets, bir kez daha NBA Draft Lottery’de yer alarak umudunu genç yeteneklere bağladı. Aynı zamanda dokuzuncu yılına giren playoff hasreti, kulübün son on yıldaki istikrarsızlığının en somut göstergesi oldu.
Bu başarısızlığın ana nedenlerinden biri, tabii ki bitmek bilmeyen sakatlık sorunları. Kadronun kalite seviyesi zaten sınırlıyken, rotasyondaki kilit isimlerin sık sık parkeden uzak kalması Hornets’ı sistem kurmaktan alıkoydu. Özellikle LaMelo Ball ve Brandon Miller’ın uzun süreli yoklukları, takımın hem hücum organizasyonunu hem de temposunu çökertti. Bu iki oyuncu sahada olduğunda Hornets, yaratıcı bir hücum kimliği gösterebiliyor; ancak yokluklarında üretim tamamen durma noktasına geliyor.
Bu sezon, Charlotte adına “yeniden doğuş” olarak nitelendirilebilecek bir dönem olabilir. Takımın geleceği hâlâ LaMelo Ball’un etrafında şekilleniyor, fakat bu kez yanında dikkat çekici genç bir isim var: Kon Knueppel. Son draftta dördüncü sıradan seçilen Knueppel, Duke Üniversitesi’ndeki performansıyla özellikle şut isabeti ve saha görüşüyle öne çıkmıştı. Hornets, bu genç forvetin dış şut katkısıyla hücumdaki alan paylaşımını iyileştirmeyi hedefliyor. Ayrıca Collin Sexton ve Pat Connaughton gibi tecrübeli isimlerin takıma katılması, liderlik eksikliğini gidermeye yönelik önemli hamleler olarak görülüyor. Hornets yönetimi, bu sezonun belirleyici faktörünün sağlık ve tecrübeli oyuncuların genç çekirdeğe katkısı olacağı görüşünde. Sağlıklı bir Ball-Miller-Knueppel üçlüsü, Charlotte’ın uzun yıllar sonra ilk kez playoff hattını zorlamasını sağlayabilir.
⚫ Brooklyn Nets: Yenilenen Kadro, Artan Beklentiler
Brooklyn Nets de tıpkı rakibi gibi hayal kırıklığıyla tamamladığı bir sezonun ardından yeni bir dönemin eşiğinde. 2023-24 sezonunu 26 galibiyet – 56 mağlubiyet ile tamamlayan ekip, Doğu’da 12. sırada kaldı ve play-in hattına bile yaklaşamadı. Ancak bu tablo büyük bir sürpriz sayılmaz; çünkü geçen sezon baştan itibaren “yeniden yapılanma yılı” olarak planlanmıştı. Hedef, sonuçlardan ziyade geleceğin temellerini atmaktı.
Brooklyn’in dikkat çeken özelliği, kötü bir dereceye rağmen hücumda verimli bir yapı sergilemesiydi. Ligin en yüksek yedinci hücum reytingine sahip olmaları, top paylaşımına dayalı bir sistem kurduklarını kanıtladı. Yeni sezona girerken ise hedef çıtası yükselmiş durumda. Hem kadro derinliği hem de atletizm açısından takım geçen yıla göre çok daha iyi durumda.
Bu yaz NBA Draftı’nda beş yeni oyuncu ekleyen Nets, gençlik aşısını başarıyla uyguladı. Sekizinci sıradan seçilen Egor Demin, draft sınıfının en potansiyelli guardlarından biri olarak görülüyor. 2.01’lik boyuyla klasik bir “combo guard” profili çizen Demin, top yönlendirme, şut tehdidi ve pas vizyonu açısından modern basketbolun prototiplerinden biri. Onun dışında Nolan Traore, Drake Powell, Ben Saraf ve Danny Wolf da ilk turda seçilerek sisteme dahil edildi. Bu beşli, Brooklyn’in önümüzdeki yıllarda hücum çeşitliliğini artırabilecek bir genç çekirdek oluşturuyor.
Ancak asıl dikkat çekici hamle, Michael Porter Jr. takası oldu. Denver Nuggets’tan gelen yıldız forvet, hücumda dış şut tehdidi ve savunmada uzun kollarıyla fark yaratabilecek kalibrede bir oyuncu. Her ne kadar sakatlık geçmişi nedeniyle istikrar konusunda soru işaretleri bulunsa da, sağlıklı kaldığında 20+ sayı ortalamasıyla katkı verebilecek seviyede. Takımdan ayrılan Cam Johnson’ın rolünü devralması bekleniyor. Ayrıca Haywood Highsmith ve Terance Mann gibi tamamlayıcı parçaların eklenmesiyle Nets’in savunma derinliği de belirgin şekilde artmış durumda.
Brooklyn cephesinde koç ekibi, top paylaşımını ön planda tutan, hızlı ama dengeli bir sistem hedefliyor. Bu yeni yapı, hem Demin gibi gençlerin gelişimine alan açacak hem de Porter Jr. gibi yıldızların verimli kullanılmasını sağlayacak. Kısacası, Nets artık geçiş dönemini geride bırakmaya ve rekabetçi kimliğini yeniden kazanmaya hazırlanıyor.
⚖️ Genel Değerlendirme: Yeniden Başlayan İki Farklı Proje
Bu karşılaşma, iki farklı yeniden yapılanma hikâyesinin buluşması niteliğinde. Charlotte Hornets, yıllardır aradığı kimliği genç yıldızlarla bulmaya çalışırken; Brooklyn Nets, geleceğin temel taşlarını oluşturacak gençleriyle daha dengeli bir model kurmaya odaklanıyor.
Hornets için maçın anahtarı, LaMelo Ball’un oyun kurucu vizyonu ve tempoyu belirleme becerisi olacak. Brandon Miller ve Knueppel gibi genç kanat oyuncuların dış isabet oranları, hücumun verimliliğini doğrudan etkileyecek. Öte yandan, Sexton ve Connaughton gibi tecrübeli isimlerin savunmada göstereceği direnç, takımın genel yapısına istikrar kazandırabilir.
Nets cephesinde ise Michael Porter Jr.’ın hücumda liderliği ne ölçüde devralacağı ve Egor Demin’in tempolu sistemde nasıl rol alacağı belirleyici unsurlar olacak. Brooklyn’in genç çekirdeği hücumda üretken, ancak savunmada hâlâ test edilmemiş durumda. Bu nedenle maç temposu hızlandığında avantaj Nets’in elinde olabilir, fakat savunma disiplini Charlotte’ın direnciyle sınanacak.
Sonuç olarak, bu mücadele sadece bir normal sezon maçı değil; NBA’in iki yeniden doğuş hikayesinin erken bir kesiti. Hornets sağlık ve istikrar ararken, Nets genç yeteneklerini bir kimyaya dönüştürmeye çalışıyor. İki takım da geleceğe yatırım yapıyor — sadece yolları ve zaman çizelgeleri farklı.
