Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi 3. hafta mücadelesinde Beşiktaş Gain Cuma günü saat 19:00’da Onvo Büyükçekmece ile karşılaşacak.
Gain Spor Kompleksi’nde oynanacak ve beIN Sports 5 ekranlarında canlı yayınlanacak karşılaşma öncesinde gelin takımların durumlarına birlikte göz atalım, keyifli okumalar.
⚫ Beşiktaş: Alimpijevic’in Disipliniyle Yeniden Zirve Mücadelesi
Geçtiğimiz sezon Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi’nde finale kadar yükselen Beşiktaş, uzun yıllar sonra yeniden ligin elit takımları arasında yer aldı. Final serisinde Fenerbahçe karşısında oynadığı oyun, kaybetmesine rağmen taraftarın takıma olan inancını artırdı. Bu dönüşümün mimarı, tartışmasız şekilde koç Dušan Alimpijević. Sırp koçun enerjik, agresif ve hücuma dayalı basketbol felsefesi, Beşiktaş tribünleriyle mükemmel bir uyum yakaladı. Taraftarlar artık onu yalnızca İstanbul’da değil, Avrupa deplasmanlarında da bağrına basıyor.
Bu sezon Beşiktaş’ın performansı da oldukça istikrarlı bir çizgide. Şu ana kadar beş maçta üç galibiyet ve iki yenilgi aldılar, üstelik son iki maçlarını kazanarak ritim bulmuş durumdalar. Ligde Türk Telekom ve Mersin karşısında elde ettikleri galibiyetler, takımın hem mental hem taktik olarak toparlandığını gösteriyor. EuroCup’taki ilk hafta mağlubiyeti — Lietkabelis deplasmanında gelen 85-79’luk skor — aslında bir dönüm noktası oldu. Alimpijević o maçtan sonra takımını sert biçimde eleştirdi, ancak oyuncular bu eleştiriyi pozitif bir motivasyon kaynağına çevirdi.
Yeni sezon kadrosu, hem tecrübe hem atletizm açısından oldukça dengeli. Özellikle Jonah Mathews ve Devon Dotson arka alanda büyük enerji getiriyor. Ante Žižić, sezonun ilk haftalarındaki formsuzluğunu geride bırakırken, Ismael Kamagate ile birlikte pota altında güçlü bir ikili oluşturmaya başladı. Fransız pivotun savunma içgüdüsü ve ribaund sezgisi, Beşiktaş’ın ikinci şans sayılarında fark yaratmasını sağlıyor. Takımın oyun kimyası, geçen sezona göre çok daha oturmuş durumda. Beşiktaş artık sadece koşan ve dış atışa dayalı değil, aynı zamanda set hücumlarında sabırlı ve disiplinli bir yapı sergiliyor.
🔵 Büyükçekmece: Yeniden Yapılanma Sürecinde Zorlu Başlangıç
Büyükçekmece, bu sezon lige oldukça mütevazı hedeflerle girdi. Asıl amaçları, ligde kalıcı olabilmek. Ancak ilk iki hafta itibarıyla tablo hiç iç açıcı değil. Sezonun açılış maçında Trabzonspor deplasmanında 94-76 kaybeden ekip, ikinci haftada evinde Manisa’ya 20 sayı farkla (88-68) yenilerek moral olarak sarsıldı. Özellikle Manisa karşısındaki ağır mağlubiyet, takımın hem savunma disiplini hem hücum organizasyonu açısından hazır olmadığını gösterdi.
Teknik anlamda da ciddi bir geçiş süreci yaşanıyor. Kulüp, uzun yıllar takımın başında yer alan Özhan Çıvgın’ı Petkimspor’a kaptırdı ve yerine Ozan Bulkaz’ı ancak ağustos ortasında getirebildi. Bu geç atama, sezon öncesi hazırlık döneminin verimsiz geçmesine neden oldu. Dahası, Çıvgın’la birlikte takımın en değerli oyuncularından biri olan Yannick Franke de Petkim’e transfer oldu. Bu iki kayıp, hem saha içi liderliğini hem de istikrarı büyük ölçüde zayıflattı.
İlk iki maçta takımın en büyük sıkıntısı hücum kimliğini bulamaması oldu. Büyükçekmece toplamda sadece 145 sayı üretebildi, yani maç başına 72.5 sayı ortalamasında kaldı. Bu seviye, Süper Lig rekabeti için yetersiz. Hücumdaki düşük verimliliğin temel nedeni, top kayıpları ve pas bağlantılarının kopukluğu. Guard rotasyonunda Shawn Pipes iyi niyetli bir çaba gösteriyor; Manisa maçında 19 sayıyla oynadı. Evan Bruinsma ve Jalen Lecque de zaman zaman parlayan isimler arasında. Ancak bu üçlünün yanında katkı veren yerli oyuncu sayısı çok az. Bench’ten gelen enerji eksikliği, özellikle üçüncü ve dördüncü çeyreklerde rakiplerin oyunu kontrol etmesini kolaylaştırıyor.
⚖️ Genel Değerlendirme: Farklı Kategorilerdeki Hedefler
Bu karşılaşma, iki farklı hedefin buluşması niteliğinde. Beşiktaş, hem lig hem de EuroCup’ta zirveye oynamak isteyen, ritmini bulmuş bir takım. Dusan Alimpijević’in kurduğu sistemde herkesin rolü belli; oyun kimliği net. Bu netlik, onları Türkiye’deki en organize ekiplerden biri haline getirdi. Beşiktaş’ın kısa rotasyonu çok dinamik, uzun rotasyonu ise EuroCup seviyesinde fark yaratabilecek güçte.
Büyükçekmece ise sezona “yeniden yapılanma” modunda başladı. Ozan Bulkaz, takımı geç devraldığı için sistemini henüz oturtamadı. Kayıpların yerini doldurmak da kolay görünmüyor. Takımın hem kimyası hem ritmi oturana kadar ligde her maç bir sınav niteliği taşıyacak. Hücumun top paylaşımı ve savunmanın rotasyon süreleri ciddi revizyon gerektiriyor.
Sonuç olarak, bu mücadele iki farklı hikayenin kesişme noktası: bir tarafta EuroCup zaferi hayali kuran Beşiktaş, diğer tarafta kümede kalma mücadelesi veren Büyükçekmece. Siyah-beyazlılar, hem derinlik hem kalite olarak rakibinin birkaç adım önünde. Büyükçekmece açısından ise bu tür maçlar, sistemin eksiklerini görüp sezonun geri kalanı için ders çıkarma fırsatı anlamına geliyor.
