Yazın nasıl geçtiğini pek anlamadık gerçekten, çok hızlıydı ve işte geldik sezon açılışına!
Cuma günü itibariyle büyük yerel ligler sezona girmeye başladılar ve İspanya’da da sezon Murcia’nın ev sahipliğinde düzenlenecek Süper Kupa heyecanı ile başlayacak. Ancak kura sonrası bu kez finali beklemeden yarı finalde El Clasico izleyeceğiz!
21 Eylül Cumartesi günü saat 19:30’da başlayacak karşılaşmayı kazanan takım adını finale yazdıracak ve ev sahibi Murcia ile Malaga arasında oynanacak diğer yarı final maçının galibiyle karşılaşacak.
Real Madrid Yine Her Kupaya Talip
Geçtiğimiz sezon Real Madrid İspanya’daki tüm yerel kupaları kazandı. EuroLeague’de ise finalde Panathinaikos’a mağlup oldular ve bu olay yaşanmasaydı 21. yüzyılda Avrupa basketbolunda herhangi bir takımın en dominant sezonlarından birini geçirmiş olacaklardı.
Yaz boyunca Real Madrid önemli değişiklikler geçirdi. İlk beş büyük ölçüde değişmemiş olsa da Rudy Fernandez ve Sergio Rodriguez’in emeklilikleri bir dönemin sonu oldu. Philadelphia 76ers’a transfer olan Guerschon Yabusele ve kariyerine Anadolu Efes’te devam eden Vincent Poirier de artık yok. Real Madrid bu oyuncuların yerine uygun isimler bulmak zorundaydı ve Serge Ibaka, Usman Garuba, Xavier Rathan-Mayes ve Andres Feliz’i kadrosuna kattı. Doğru dinamikleri ve hiyerarşiyi kurmak elbette biraz zaman alacak ancak Facundo Campazzo, Mario Hezonja, Dzanan Musa, Gabriel Deck ve Walter Tavares gibi oyuncuların başrol oynamaya devam edeceğine şüphe yok. Real Madrid sezona bir EuroLeague şampiyonluğu daha kazanma hedefiyle giriyor ve İspanya Süper Kupası iyi bir test olacak. Usman Garuba sakat ve Real Madrid için sezonun başlangıcını kaçırabilir, ancak bazı haberler takımla birlikte Murcia’ya gittiğini, oynama ihtimalinin bulunduğunu söylüyor.
Geçtiğimiz sezon Real Madrid, Barcelona’ya karşı oynadığı maçları tamamen domine etti. Üstün bireysel kalite ve daha güçlü takım oyunu sergilediler. Her iki takım da bazı değişiklikler geçirmiş olsa da çekirdek aynı kaldı. Bu da Chus Mateo’nun takımının kazanması için bir önceki sezonda kullandıkları stratejiyi tekrarlamaları gerektiği anlamına geliyor.
Barça’da Yeni Koç Yeni Yıldızlar Yeni Umutlar Var
Barcelona geçen yıl hayal kırıklığı yaratan bir sezon geçirdi. Hiçbir kupa kazanamadılar ve Olympiacos’a karşı ev sahibi avantajına rağmen EuroLeague çeyrek finalinde elendiler. Sonuç olarak Roger Grimau’nun görevine son verildi ve Joan Penarroya baş antrenörlük görevini devraldı.
Bu değişikliğe ek olarak, genel menajer Juan Carlos Navarro kadroyu yeniledi. En büyük transfer, bu sezon Barcelona’nın liderlerinden biri olacak Kevin Punter oldu. Partizan’da geçirdiği üç yılın ardından gelen Punter’ın Sırbistan’ın başkentine ilk geldiği günden daha iyi bir oyuncu olduğuna şüphe yok. Youssoupha Fall, özellikle Real Madrid ile doğrudan eşleşmelerde Tavares’in boyuna ve boyalı alandaki gücüne uyması için getirilirken, Chimezie Metu da hala Jan Vesely, Willy Hernangomez ve Jabari Parker’dan oluşan pota altı rotasyonunu destekleyecek bireysel yeteneğe sahip. Rokas Jokubaitis beklentileri karşılayamadı, bu yüzden gelecek vaat eden Juan Nunez onun yerini alırken Tomas Satoransky ve Nicolas Laprovittola arka sahada önemli roller oynamaya devam edecek. Youssoupha Fall birkaç gün önce Manresa ile oynanan hazırlık maçında ayağından sakatlandı ve büyük ihtimalle İspanya Süper Kupası’nda forma giyemeyecek.
Geçen sezon Real Madrid’e karşı alınan bir dizi hayal kırıklığı yaratan sonuçtan sonra, Barcelona’nın sadece İspanya Süper Kupası’nda bile olsa en büyük rakibine üstünlük sağlaması önemli bir başarı olacaktır. Penarroya hızlı tempoda oynamayı seviyor ve Katalonya’da da bunu uygulamaya çalışacak. Eğer Barcelona erken ve isabetli üç sayılık atışlarla yüksek tempolu bir oyun oynamayı başarırsa galibiyet çıkarmayı umabilir.
