11 Eylül 2025

Analiz: Fenerbahçe, Paris Deplasmanında Hücum Ribaundları Sayesinde Kazandı

Turkish Airlines Euroleague 17. hafta erteleme maçında temsilcimiz Fenerbahçe Beko konuk olduğu Paris Basketball‘u tarihe geçen bir hücum ribaundu performansı eşliğinde 83-87’lik skorla kazanmayı başardı.

Bu sonuçla Fenerbahçe Beko derecesini 18-9 yaptı ve 2. sıraya yükseldi. Paris ise 16-11 ile 6. sırada yer aldı.

Fenerbahçe’de Marko Guduric 16 sayı, Tarık Biberovic ve Nigel Hayes-Davis 14 sayı, Wade Baldwin 11 sayı 4 ribaund 8 asist ile mücadele etti.

Paris’te ise TJ Shorts 22 sayı 7 asist, Nadir Hifi 15 sayı, Tyson Ward 14 sayı, Maodo Lo 9 sayı ile en skorer oyuncular oldu.

Paris’in Hızlı Başlangıcı

Paris, maça TJ Shorts’un önderliğinde müthiş bir giriş yaptı. Takım olarak sürekli potaya giderek Fenerbahçe’nin savunmasını zorlamayı başardılar. Temsilcimiz, maçın ilk dört dakikasında hiç saha içi isabeti bulamazken, çok durağan hücumlarla yalnızca 1 sayı elde edebildi ve bu durum, 9-1’lik skorla geriye düşmemize neden oldu. Koç Jasikevicius ise bu kötü gidişata müdahale etmek için televizyon molasını beklemeden hemen bir mola aldı. Mola sonrası kenardan gelen oyuncuların enerjisi, Fenerbahçe’yi toparlamayı başardı. Dış atışlardaki etkinlikle skoru eşitleyen temsilcimiz, maça tekrar denge getirdi. Ancak bu noktada Paris, çok hızlı bir şekilde toparlanarak, çeyrek sonunda 10-0’lık bir seriyle ilk 10 dakikayı 26-16 önde tamamladı. Bu çeyrekte sarı lacivertliler savunmada konsantre olmakta zorlanırken hücumda da top kayıpları ve organize olamamanın getirdiği eksikler nedeniyle çift haneli farklarla geriye düşmekten kurtulamadı.

Paris’in Hızlı Temposuna Fenerbahçe’nin Tepki Vermeye Başlaması

İkinci çeyreğe hızlı bir başlangıç yapan Paris, seriyi 16-2’ye çıkararak farkı 14 sayıya kadar yükseltti (32-18). Fenerbahçe, başlangıçtaki savunma zafiyetlerini toparlamaya çalıştı, ama yine de yüksek tempoya karşılık veremedi. Fakat, Bonzie Colson’un skorer performansıyla yakaladığımız 5-0’lık seri, tempoyu kontrol etmemize ve savunma sertliğini arttırmamıza yardımcı oldu. Bu da sarı lacivertlilerin enerji koyarak oyununa etki etmesine, farkı 6 sayıya kadar çekmesine yardımcı oldu. Hızlı hücumlarla sayılar bulan Paris, soyunma odasına 45-37 önde gitse de Fenerbahçe, son dakikalarda oyun temposunu biraz daha dengeleyerek savunmada daha derli toplu göründü. Set hücumlarında ise pas trafiğini kurup toğu doğru paylaşarak üçlüklerde etkili olduk. Ancak yine de ilk yarıdaki savunma zafiyetleri, Paris’in hücumda fazla boş atış bulmasına neden oldu.

Fenerbahçe’nin Savunma Gücü ve Son Anlardaki Mücadelesi

Üçüncü çeyrekte, Fenerbahçe savunma yoğunluğunu artırarak ve dış atışlarla sayılar bularak Paris karşısında üstünlük sağlamaya başladı. Dyshawn Pierre’in 3 sayılık basketiyle ilk kez öne geçtik (53-52). Set hücumlarında daha etkili olan temsilcimiz, bu çeyreğin sonunda bir avantaj yakalayarak farkı 9 sayıya çıkardı. Fakat Paris, hücum ribaundlarından aldığı toplarla geri dönmeye başladı ve farkı 3 sayıya kadar indirdi. Son çeyreğe girerken 63-60 Fenerbahçe öndeydi. Final periyodunda ise Tarık Biberovic’in dış şut katkısıyla eşitlik sağlanırken, Baldwin’in de ona eşlik ederek kritik basketler bulmasıyla Fenerbahçe, son dakikaya 7 sayılık bir avantajla girdi (78-71). Son dakikalarda Paris, Nadir Hiffi’nin üçlüğüyle farkı 2 sayıya indirdi (80-78). Ancak Marko Guduric’in basketfaulü ve Devon Hall’ın serbest atışı Fenerbahçe’nin galibiyetini pekiştirdi. Son saniyelerde, Hayes’in ribaundu sonrası topa Nigel Hayes’in müdahale etmesiyle oyun bitmiş oldu. Bu son pozisyon maç boyunca temsilcimizin her ribaunda nasıl saldırdığını ve Euroleague rekorunu nasıl egale ettiğinin net bir göstergesiydi aslında.

Hücum Ribaundu Rekoru Tekrarlandı!

Fenerbahçe, Paris’in hızlı tempolu oyununa karşı, kontrollü oyunu ve vidaları sıktığı savunmasıyla galibiyeti elde etti. Temsilcimiz, 30 hücum ribaunduyla Euroleague tarihinin bu alandaki rekorunu tekrarlayarak büyük bir başarıya imza attı. Bu galibiyet, Fenerbahçe’nin savunma gücünün, mücadele seviyesinin, savaşçı kimliğinin ve takım oyunundaki direncinin galibiyetle sonuçlanmasının bir göstergesiydi.